Şu ayna var ya, şu ayna!
Yüzleri değil de, karakterleri gösterseydi; inanın insanlığınızdan utanırdınız...
İhanet, çeşit çeşit...Kamu malını bilerek ve isteyerek zarara uğratmaktan tutun da, başka bir devlet lehine ajanlık yapmaya kadar uzanan geniş bir yelpaze...
Evliliklerdeki ihanete gelince, birçok kişinin aklına aldatmak ve aldatılmak geliyor sevgili dostum! Oysa ki ihanet, sadece aldatmaktan ibaret dar bir mesele değil! En az aldatılmak kadar yaralayıcı olan ihanet çeşitlerinin var olduğunu çoğu kez unutuyoruz...
"Yanındakiyle yaşarsın, aklındakiyle ölürsün!" lafı var ya sevgili dostum; işte bu, duygusal aldatmadan başka bir şey değil! Çoğu insan ilişkisinde, bu durumu aldatmaktan saymıyor. Ancak biriyle birlikteyken, başka birini sevmek de aldatmak sayılıyor. Bu aldatmalara da, duygusal aldatma deniliyor ve duygusal aldatma, en az fiziksel aldatma kadar acı verici...
Boşanmanın en yaygın sebeplerinden biri de, "finansal ihanet"! Kulağa garip geliyor değil mi?Maaşınızın bir kısmını gizli bir banka hesabına yatırmak, eşinizden gizli kullandığınız bir kredi kartınızın olması veya eşinizden gizlice harcamalar yapmak, finansal ihanet sayılıyor. Birçok evliliğin bitiş sebebi bu olduğuna göre, ihanetin başka bir çeşidi...
Taraflar, birbirleriyle her şeyini paylaşmamalı, herkesin bir özel alanı olmalı derken, partnerinizden gizli bir hayat da yaşamamanız gerekiyor. İlişkinizin dışında ikinci bir hayatınız daha varsa ve başka bir kişiliğe bürünüyorsanız partneriniz ihanete uğramış gibi hisseder. Bu da bir ihanet çeşidi...!
Sağlıklı bir ilişkide, taraflar her koşulda birbirlerinin yanında olur. Zaten, evlilik yemininin felsefesi de bunun üzerine kuruludur. Ancak çoğu kez gözardı edilir. En ufak bir olumsuzlukta, karşılıklı suçlamalar ve aşağılamalar havada uçuşup durur...Eğer taraflardan biri, kötü veya travmatik bir olay yaşarken, yalnız bırakılıyor ve partnerinden hiçbir duygusal destek görmüyorsa, bu ilişki sağlıklı ve samimi bir ilişki değildir. Bu da diğer bir ihanet biçimi...
Herkesin zayıf, eksik ve bazen üstün, bazen de geri kalmış olduğu noktaları vardır. Bir ilişkide, taraflar, en zayıf noktalarını ve zaaflarını birbirleriyle paylaşırlar. Üstünlük kurma arzusu müthiş bir savaşa dönüşüyor sonuç olarak...Hayat arkadaşının, zayıf noktalarını ona karşı silah olarak kullanan veya bu zayıflıkları yüzüne vuran ona ihanet ediyor demektir.
İlişki içerisinde olan insanlar, kadın ya da erkek farketmez; eşinin her koşulda yanında olmasını ve desteklemesini bekler. Birine aşık olan insanın, içgüdüsel olarak aşık olduğu kişiye karşı korumacı bir tavrı olur. Onun zarar görmesini istemez ve arkasını kollar; hatalarını güzellikle toparlamanın mücadelesini verir. İnsan, sevdiğinin zayıf anında ona güç vermiyorsa ve partnerinin desteğe en çok ihtiyacı olduğu anda onu yalnız bırakıyorsa bu da bir tür ihanettir.
Velhasılı kelam sevgili dostum; kadın erkek ilişkilerindeki muamma her devirde geçerli...Farklı zamanlarda, farklı bakış açıları olsa da, mühim olan, karşılıklı samimiyet ve iyi niyettir. Sonuçta, sevgiyi en kutsal duygu olarak içinde tutanlar ve paylaşanlar, en güzel ruhlu insanlar oluyor...Bir de, hayalleri için her şeyi kırıp dökenler var ki, onu hiç sormayın!
