Duyunda inanmayın yine de siz!

Z Kuşağı geçenlerde Trabzon’da bir STK adına beş gün süre ile yaptığım tiyatro kampına katılan kuşak ise, kimse kusura bakmasın, onlar 40 dakikalık rutin dersi bile zor bitirirler!

Bir süredir Z kuşağı üzerine gözlem yapıyorum, kafa yoruyorum. Ancak bu yazıda onların ansiklopedik Wikipedia tarzında teknik bilgi yinelemesini yapmayacağım. Z kuşağı nedir diye merak eden varsa, Wikipedia bir tık yakınınızda.

Bu sorunun yanıtını bulabilmemiz için önce Z kuşağının davranış ve yaşam biçimine göz atmamız gerekecek.

Benim gözlemlediğim kadarıyla Z kuşağı dediğimiz kuşağın öyle fazla bir ideali yok. Öğrenmeye asla açık değiller. En önemli istekleri bir anda hızlı bir şekilde para pul sahibi zengin olmak ve bununla birlikte çok rahat yaşamak. Bu isteğe onları götüren yoldaki taş ve dikenler hiç umurlarında değil. Emek diye bir kavrama tamamen yabancılar.  

Z kuşağı çok abartılan bir kuşak gibi geliyor bana. Evet, abartılı geliyor. Çünkü Z kuşağının öyle siyasetle, düşünmekle, düşünce üstüne düşünce koymakla, kendini geliştirmekle falan ilgisi yok. Hatta öyle bir tasası da yok.

Her şeyin ellerinde hazır olmasını istiyorlar. Zaten her şey ellerinde hazır ve hazır olan her şeyi çok seri bir şekilde tüketiyorlar. Saatlerce ve saatlerce bilgisayar başında kalabiliyorlar. Bunda bilgi iletişim araçlarının mobil hale gelmesinin büyük katkısı var kuşkusuz.

Bir “protestoları” yok. Ama adına “genç goygoyculuğu” diyebileceğimiz bir eylemi gerçekleştirmekte de üstlerine yok. İşte buna bakılıp “müthiş bir gençlik geliyor” deniliyor. Hatta “Kurumsal köleliği Z kuşağı bitirecek” gibi çok abartılı iddialar ortaya atılıyor ama öyle bir gençlik de yok. Her şeyin ellerinde hazır olmasının ve hızlı tüketim yapmalarının içi boş eylemsel boyutundan başka bir şey değil bu!

Bugünün 45 yaş ve üstü kuşağın yıllarını vererek bin bir emekle ulaştıkları noktaya beş dakikada hatta daha kısa sürede gelmek istiyorlar ve (ilginçtir) gelebiliyorlar. Ancak bu sözünü ettiğimiz noktaya Z kuşağından kaç kişi gelebiliyor? O da ayrı bir soru işareti. Ama gelebilenler var ve bu her örnek onlar için müthiş bir “rol model” haline geliyor ve ona öykünüyorlar.

Z kuşağı çok nitelikli bir kuşak mı? Hayır. Çünkü kısa yoldan, emeksiz ve teknolojinin sanal yollarını rahatça kullanarak her şeye ulaşıyorlar.  O kadar rahat ulaşıyorlar ki, bu nedenle onlar için ulaştıkları şeyin hiçbir anlamı yok!
Bir şeye çok çabuk ve rahatça ulaşmak mesela benim için çok anlamlı. Çünkü benim ömrüm arayarak, araştırarak ve çalışarak geçti. Z kuşağı meselâ ansiklopedi diye bir şey bilmiyor. Bildikleri Wikipedia. Bir tıkla aradıkları karşılarında. Ama Wikipedia’nın ansiklopedi olduğunu bilmiyorlar. Yaşamlarında ansiklopedi diye bir kavram yok. Oysa ben ansiklopedide araştırırken, alfabeyi çok iyi bilmem gerekiyordu.

Öte yandan teknolojinin bu kadar hızla gelişmesiyle artan keşif ve incelemeler ansiklopedi kavramında büyük değişikliğe yok açtı. Benim çağımın basılı ansiklopedilerinde hiçbir madde değişmezdi. Yazıldığı gibi kalırdı, sonraları ek fasiküller yayınlanarak şu değişiklikler oldu diye okuyucuya ulaştırılırdı. Ama şimdi öyle mi? Wikipedia’da sabah okuduğun kavram akşama değişmiş olabiliyor. Yani pek çok anlık değişiyor!

Buna rağmen, hemen hemen ‘yok’ bilgi ya da ‘çok az’ bilgi; kısa yoldan zengin olmak, çok rahat yaşamak ve hiçbir şeyi görmemek (yoksulluk, hastalık, toplumsal sorunlar vb). Ama haklılar çünkü ellerindeki tabletle anında dünyanın öbür ucuna ulaşıyor ve bu onlardaki duyarlılık, başkaları için tasalanma dürtüsünü yok ediyor! 

Ellerindeki tablette baş ve işaret parmaklarını aynı anda zıt yönde hareket ettirilerek yapılan V hareketi onların yaşamıdır! Onların özeti Twitter’dır. Önceden 140 vuruştu, şimdi 280 vuruş oldu. 

Z kuşağının bütün hayatı, 280 vuruş. 280 vuruşta ne kadar iyi anlatırsan “Fenomen” (görüngü) oluyorsun. Özet falan da değil, bilgi o. Hap gibi al ve tüket.

İşte Z kuşağı budur!

Ve bu bahsettiğiniz Z kuşağı, kurumsal köle olma şansını bile bulamıyor hatta bulamayacak.
Meraklısı, 20. yüzyılda geliştirilen bir çalışma sınıfı olan "prekarya" olgusunu inceleyebilir!