Sevgili dostum; ister aklın ürünü de, istersen inançların öğretileri de, ne dersen de; bu dünyada insan olmak, adam olmak öyle kolay bir şey değil! Hayatımızdaki deneyimler, bize bunu gösteriyor. 

Nasıl insan oluruz sorusuna verilecek en iyi cevap belki de şunlar olmalı; konuşmaya değer olan:

1. Size yapılmasını istemediğiniz şeyleri başkalarına yapmadığınızda

2. Her meselede, zarar vermemek için mücadele ettiğinizde 

3. Arkadaşlarınıza,  arkadaş canlısı olanlara ve dünya geneline sevgi, şefkat, içtenlik ve saygıyla yaklaştığınızda 

4. Kötülüğe göz yummadığınızda ve adaleti uygulamaktan çekinmediğinizde

5. Özgürce itiraf edilen ve dürüstçe pişmanlık belirten kabahatleri affetmeye daima hazır olduğunuzda 

6. Hayatınızı neşe ve hayranlık duygusuyla yaşadığınızda 

7. Hep yeni şeyler öğrenme arayışında olduğunuzda 

8. Her şeyi sınadığınızda, durumlar karşısında fikirlerinizi daima gözden geçirdiğinizde, eğer uyumlu değilse tutkuyla bağlı olduğunuz bir inancı dahi terkettiğinizde

9. Düşünce ayrılıklarını asla sansürlemeden yada yok etmeden yaşattığınızda, diğer insanların sizinle aynı fikirde olmama haklarına daima saygı duyduğunuzda

10. Öz deneyim ve mantığınızla kendi bağımsız fikirlerinizi oluşturduğunuzda, başkalarının sizi körü körüne  idare etmelerine izin vermediğinizde

11. Her şeyi sorguladığınızda 

12. Hiç kimseye zarar vermediğiniz müddetçe cinsel yaşantınızın tadını çıkardığınızda ve diğer insanların da kendi cinsel yaşantılarını mahremce yaşamalarına izin verdiğinizde

13. Cinsiyet, ırk yada toplumsal farklılıklara dayalı baskı ve ayrıcalık uygulamadığınızda

14. Çocuklarınızın beynini yıkamadığınızda, onlara şahsi menfaatleri yönünde fikir yürütmeyi ve herhangi bir konuyla ilgili iddialarını nasıl değerlendirileceğini öğrettiğinizde ve sizinkilerden farklı fikirler üretmeyi, nasıl başaracaklarını anlattığınızda

15. Sonsuza kadar yaşamayacağınızı aklınızdan çıkarmayarak, günü değerlendirdiğinizde 

16. Gururlu, kibirli ve üstünlük iddiasında olmadığınızda ve başkalarını küçümsemediğinizde

17. Çift karakterli, menfaatçi ve riyakârlardan olmadığınızda 

18. İnsanların   inançlarıyla ve düşünceleriyle alay etmediğinizde

19. İnsanlara karşı vefalı olduğunuzda 

20. İyilik yapıp dürüstlüğü savunduğunuzda

21. Çekilen acılara ve sıkıntılara karşı sabırla aklı kullanarak mücadele ettiğinizde ve ümitle hayata tutunduğunuzda

22. İnsani hatalar yaptığınızda özür dilemeyi bildiğinizde, hatalarınızdan ders alarak vazgeçmeyi öğrendiğinizde

23. Gerçekleri bildiğiniz halde söylemekten kaçınmadığınızda ve gerçeklerin üstünü örtmediğinizde

24. Şiddetten uzak durduğunuzda, hakkınızı yasal yollardan arayıp mücadele ettiğinizde 

25. Barışa ve iyiliğe yönelik işlerde yer aldığınızda

26. Kötülük ve çirkinliklerden uzak durduğunuzda

27. Sürü gibi olmayıp çobanlık da yapmadığınızda

28. Yardımlaşma, dayanışma ve paylaşma ruhunu kaybetmediğinizde, içinizden gelerek iyilikler yaptığınızda

29. Güzel ve yapıcı sözlerle iletişim kurduğunuzda,  affedici olup cömert  ve hoşgörülü davrandığınızda

30. Aklınızı geliştirdiğinizde, inceden inceye ve derinden derine düşündüğünüzde 

31. Güzel düşünceler üretip buna göre güzel davranışlar sergilediğinizde

32. Mücadele azminizi kaybetmediğinizde ve ümitsizliğe düşmediğinizde

33. İşleri zorlaştırıcı değil, kolaylaştırıcı olduğunuzda

34. Çevreye ve doğaya zarar vermeden saygılı yaşadığınızda 

35. Sözünüzde durduğunuzda ve anlaşmalara uyduğunuzda

36. Herkesin birbirinden  üstün yönleri olduğunu bildiğinizde

37. Küçük şeylerden mutlu olmayı öğrendiğinizde

38. Gerektiği zaman susmayı ve gerektiği zaman konuşmayı öğrendiğinizde....

Velhasılı kelam sevgili dostum; çağdaş bir kafa yapısına sahip olamadığımız sürece çağdaş bir insan olarak yaşayamayacağımız kesin gibi. Galiba bu nedenle ha bire ölüme ağırlık verip duruyoruz. Dünyada bugün nasıl yaşanacağını  bilemediğimiz için ölelim de ondan sonra yaşarız düşüncesindeyiz hâlâ! Böyle bir yaşam felsefesi, ne inancımızda ne de aklımızda yok...İnsanlarımıza,  dünyada nasıl insanca yaşayabileceğini öğretemediğimiz için ölüme ağırlık veriyoruz. Sonuç olarak, dinimizi anlamak ve anlatmak için çaba sarfedenleri tebrike şayan görmeliyiz. Dinin anlaşılmasına katkı sağlayan herkesi el üstünde tutmayı öğrenmeliyiz.

Sevgili dostum; eğer bu dünyada insanca yaşamayı bilmiyorsak, öbür dünyada da insanca yaşayamayacağız. Bu insanca yaşama malik ve nail olamayacağız...!

Aklımızın erdiği bu kadar, gerisi Allah kerim...