Ülkemizde ve tüm dünyada önemli bir sorun teşkil eden ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından “pandemi” ilan edilen Covid-19 salgını, binlerce insanın ölümüne sebep olmuş ve pek çok alanda olumsuz etki yaratmıştır. Salgın, olumsuz etkisinin yayılımının önüne geçmek adına ülkemizde de tedbirler almayı zorunlu kılmıştır. Tedbirlerden bir kısmı, genel ve özel nitelikli kişisel verilerin toplanmasını, işlenmesini ve kamuoyu ile paylaşımını gerekli kılmıştır.

Kişisel veriler, Anayasa ve 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile güvence altına alınmıştır. Kanunun amacı, 1. maddesinde de belirtildiği gibi kişisel verilerin işlenmesinde başta özel hayatın gizliliği olmak üzere kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korumak ve kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişilerin yükümlülükleri ile uyacakları usul ve esasları düzenlemektir.

Kişisel verilerin işlenmesinde uyulması gereken ilkeler, Kanunun 4. maddesinde: “hukuka ve dürüstlük kurallarına uygun olma”, “doğru ve gerektiğinde güncel olma”, “belirli, açık ve meşru amaçlar için işlenme,” “işlendikleri amaçla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma”, “ilgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar muhafaza edilme” şeklindedir. Bu ilkelere uyulmadan işlenen veriler, kanuna aykırı olup hak ihlallerini gündeme getirecektir. Kişisel verilerin hukuka aykırı olarak paylaşımı suçtur.

Kural olarak kişisel veriler, ilgili kişinin açık rızası olmadan işlenemez. Kanunda birtakım kişisel veriler özel nitelikli kabul edilmiş olup bunların rıza aranmaksızın işlenmesi ise belirli şartlara bağlanmıştır. Özel nitelikli kişisel veriler; işlenmeleri halinde sahiplerinin ayrımcılık ve mağduriyete uğramasına neden olma riski taşıyan verilerdir. Kişinin dini, ırkı, siyasi düşüncesi, ceza mahkumiyeti bilgileri, biyometrik ve genetik veriler, sağlık bilgileri özel nitelikli kişisel veri kapsamında sayılabilir. Sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler, bireyin dışlanmaması ve ayrımcılığa maruz kalmaması adına ayrıca ele alınarak farklı şekilde düzenlenmiştir.

Sağlık ve cinsel hayata ilişkin veriler ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbi teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi halinde işlenebilir. Ayrıca Kurul tarafından belirlenen yeterli önlemlerin alınması şarttır. Bu durumların bulunmaması halinde ise sadece açık rıza alınarak işlenebilir.

Sağlık verileri; “Kişisel Sağlık Verileri Hakkında Yönetmelik” uyarınca “kimliği belirli ya da belirlenebilir gerçek kişinin fiziksel ve ruhsal sağlığına ilişkin her türlü bilgi ile kişiye sunulan sağlık hizmetiyle ilgili bilgileri” ifade etmektedir. Bu veriler özel nitelikli veriler olup daha üstün korumayı gerekli kılmıştır. Kişinin Covid-19 virüsüne ilişkin bilgileri de sağlık verileri kapsamındadır.

Covid-19 virüsünün ciddi tehditlerine karşı alınan önlemler çerçevesinde kişisel verileri işleme faaliyetlerinin; “gereklilik”, “sınırlılık” ve “ölçülülük” ilkelerine aykırı olmaması gerekir. Bu faaliyetler Anayasamızın 13. maddesinde de belirtildiği üzere hakkın özüne dokunmamalıdır.

Dolayısıyla salgını önlemek amacıyla kişisel verilerin amacın dışında ve sınırsız şekilde işlenmesi, Anayasamız ve Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında mümkün değildir. Bu zor süreçte öncelikli olarak kamu sağlının korunması esastır ancak kamu sağlığı ön planda olsa dahi belirtilen ilkelere riayet edilmesi gerekmektedir.