Gözümüzde,
Büyüttüğümüz ve
Bize sonu iyi görünmeyen şeyler,
Bazen
Övünç kaynağı olabilir…
Her zaman,
Her dönemde,
Hakkın ve
Haklının yanında olabileceksin…
Makam sahipleri,
Hak,
Hukuk,
Adalete önem vermiyor,
Liyakati ise
Hiç tınlamıyor olabilir…
Ancak
Haksızlığa uğrayan sabrederse,
Mükâfatını alır…
Belki
Bu dünyada olmayabilir
Ama
Bu dünyada olmazsa,
Öbür tarafta elbet,
Sabredenlerle beraber olacaktır…

30 yıllık memuriyet 
Hayatımda,
Haksızlık karşısında haykırmış,
Kimseye yalakalık yapmamış
Fakat
Yaptıklarımı,
Hak, Hukuk, Adalet üzere
Yaptığım için,
Hiç soruşturma geçirip, ceza almamıştım…
Üniversitede,
Yeni atanan yönetim 
Sözlerinin geçmediğini görerek,
Soruşturmalar açıyor,
Biri o tarafa
Diğeri ise başka tarafa sürgün ediyordu…
Liyakatsiz olanlar,
Yaptıkları yanlışları
Personelden çıkarmaya çalışıyor
Ve
Öylelikle,
Sözleri dinlensin isteniyordu…
Ne kadar
Dar görüşlü olursan
O kadar,
Emrin altındakileri baskı altına alırsın…
Tam tersi
Görüş açını genişletirsen,
Emrin altındaki çalışanlara,
Rahat çalışma imkânı sunarsın…
Bu furyadan
Bana bir şey olmayınca,
Kendimde
Bir eksiklik hissetmiştim…
Yoksa
Ben de onların tarafında mıyım? diye,
Kendimi sorguluyordum…
Ancak
Şükürler olsun ki,
Benim de, 
Onların tarafında olmadığım kanıtlandı…
Memuriyetimin son demlerinde,
Soruşturma açılarak,
10/1 oranında
Maaşımdan kesinti yapıldı…
Kademe durdurması cezası alarak
Şimdi de,
Sürmene’ye sürgün edildim…
Bu sürgün macerasında
Sürmene’deki,
MYO Sekreteri kişiyle,
Kavgalı olmamız tesadüf mü?
Yoksa
Bize mobbing uygulayıp,
30 yıldır yapmadığımızı
Yapmak için zorlayacaklar mı?
Dolaylı’ da oturmam
Sürmene’ye 
Zamanında gitmeme engeldir…
Yoksa
Emekli olmam için
Bilerek mi yapıldı, diye düşünmekteyim…
Kalp ameliyatı olduğumu
Ve
Yollarda geçecek zamana
Kalbimin 
Dayanmayacağını mı sandılar…
Hem 
Maaşımdan
10/1 oranında ceza verilip
Kesinti yapılması,
Hem de
Sürgüne gönderilmem 
Ceza üzerine, cezadır…
Peki
Kanunda iki ceza verilemez dendiğini,
Bunlar bilmiyor mu?
Daha
İtirazım bile görüşülmeden,
Bu acele niye?
Yoksa
Gizlenen bir şey mi var?
Tabi
Yöneticinin biri,
“Bir kişi,
Günde 1 sınavdan fazlasına giremez” 
İlkesini çiğneyerek,
Daha önceki dönemde
Böyle bir sınav yaparak,
Kanunları takmadığını göstermişti…
Bizde de
Aynı olayın tekrarı
Çok mümkün görülüyor…

Telefonum çalmıştı
Arayan,
Türk Eğitim Sen
Trabzon
2 Nolu Şube Başkanı Metin İskenderoğlu idi…
“Aloo” diye, söylemiştim…
“Rahman,
Hayırlı olsun,
Sürmene’ye sürülmüşsün”
“Sağolun başkanım” dedim…
“Sana müjdeyi vermek isterim ki,
Sürmene’ye sürülenlerin 
Hepsinin,
Önü açılmış oldu…”
“Nasıl yani, 
Ne demek istiyorsun?”
“Daha önce
Tıp Fakültesinde hemşire olan
Arife Hanım,
Rektör tarafından Sürmene’ye sürülmüş,
Fakat
Önü açılarak,
2 dönem 
Türk Eğitim Sen 
Trabzon
2 Nolu Şube Başkanı seçilmişti…”
“Eeeeee”
“Biliyorsun,
Şu anda Rektör olan 
Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı’da
Rektör seçilmeden önce,
Sürmene MYO müdürüydü…”
“Olabilir de,
Benimle ne ilgisi var bunun?”
“Anlamıyor musun?
Sürmene’ye gidenler,
Yükselerek geriye dönüyorlar…
Görevden alınması gündemde olan
KTÜ’de
Önemli bir makama sen atanacaksın,
Şimdiden hayırlı olsun” deyip,
Beni kutladı…
Ama
Sayın başkan dahil 
Beni,
Hiç kimse anlamıyor…
Şimdiye kadar 
Birileri gibi ortalığa düşüp,
Ankara, İstanbul dolaşıp,
Kapı kapı
Makam için yalvarmadım
Ve
Kimseye
Boynum bükük kalmadı…
Para ve
Makam isteyenler,
Birilerinden emir almaya alışırlar…
Ben,
Kesinlikle 
Haksızlığa boyun eğmeyecek,
Emir almayacağım…
Onun için,
Hiçbir makamı istemiyorum 
Ve 
Makamların hepsi,
Onların olsun…