İnsanların bencilliği; ruhumuzu, yaşam enerjimizi, yarınlara olan umudumuzu, problem çözme yeteneğimizi bozuyor. Kendi çıkarlarını her şeyden üstün tutan, özellikle siyasette rastladığımız bencil kişilikler, en önemli değerlerimizin “paylaşmak ve birlik” olduğunu unutuyor.  

Doğru yerde bulunmak, doğru eylemler içinde olmak için doğaya bakın, “paylaşım ve umut” gibi duyguların doğada nasıl can bulduğunu, tüm canlıların bir düzen ve bütünlük içinde yaşadığını göreceksiniz. 

Hırslı ve aç gözlü insanlar müdahale etmediği müddetçe de, doğanın uyumu ve düzeni bozulmaz.  

Bir Şaman öğretisi şöyle der: 

“ Hiçbir şey kendisi için yaşamaz!  

Nehirler kendi suyunu içemez. Ağaçlar kendi meyvelerini yiyemez.  

Güneş kendisi için ısıtmaz. Ay kendisi için parlamaz.  

Çiçekler kendileri için kokmaz. Toprak kendisi için doğurmaz.  

Rüzgâr kendisi için esmez. Bulutlar kendi yağmurlarından ıslanmaz.  

Doğanın anayasasında ilk madde şudur: Her şey birbiri için yaşar!” 

Doğadaki her şey bir başka canlıya umut verirken, yerine ve zamanına göre işlerken, olması gerektiği gibi ilerlerken, bazı insanlar neden sadece kendinin umudu oluyor, her şeyi kendine göre kurgulamak istiyor? Doğanın işbirliğini, bütünlüğünü ve özverisini siyaset felsefesi olarak ilke edinemiyor… 

Ağaçların sonbahara direndiğini ya da göç zamanı kuşların bunu reddettiğini, arılar çiçeklerden bal alırken çiçeklerin solduğunu gördünüz mü hiç?  

Bencil insanlar yaptıkları her iyiliğin karşılığını bekler, yaşadıkları âlemi sadece kendileri için varsayar, menfaatlerine o kadar odaklanırlar ki, bozdukları uyumun ve düzenin farkına bile varamazlar. 

Yaşamlarını tamamıyla kendi arzu ve isteklerine göre şekillendirirken, doğanın rehberliğine ve başka insanların varlığına saygı duymayanlar, gün gelir bencillikleri içinde hapsolur. Egosunun ihtiyaçlarını sürekli gidererek, arzusunun peşinden koşarken, eninde sonunda yalnızlaşır ve kaybeder. 

Sonuç olarak; İnsanın sağ-sol dengesini kaybetmesi, kendi özünü bulamaması, sürekli öne çıkma gayretinde bulunması hep, insanlığından, doğadan ve doğaldan uzaklaşmasından; bencilliğinden… 

İnsanın yaptığı işi nasıl şekillendireceğini, yaşamında ve ilişkilerinde doğru ve yanlışı neye göre ayırt edeceğini, önder ve yol arkadaşı nasıl olunacağını bilmesi için önce bencilliğinden arınması gerekir.  

Bu konuda en güçlü öğretmen doğadır…  

Doğa ne diyor?   

“Dünya herkesin ihtiyacına yetecek kadarını sağlar, fakat herkesin hırsını karşılamaya yetecek olanı değil.” 

Ey bencil! 

Güneş kendisi için ısıtmaz. Ay kendisi için parlamaz.” Bi zahmet adrese teslim edin.