4. sanayi devrimi olarak nitelendirilen Blockchain teknolojisi, yani blok zinciri kısaca, şifrelenmiş işlem takibi sağlayan bir veri tabanı olarak bilinmektedir. Temelde şifre altına alınmış olan işlemlerin kaydedilmesini sağlamaktadır. Sisteme dâhil olan her kişi, sistemdeki iki kişi tarafından yapılan gönderimi onaylayarak verilerin kaydını tutmaktadır. Blockchainin genel mantığı aracıları ve merkezi bir otoriteye olan ihtiyacı ortadan kaldırmaktır. Biz blockchaini sadece kripto parayla tanımış olsak da bu teknoloji diğer ülkelerde birçok alanda kullanılmaktadır. Bankalar, akıllı sözleşmeler, noter işlemleri, para transferleri gibi veriyi aracısız aktarmak isteyen tüm platformlarda bu teknoloji kullanılabilmektedir.

Blockchain teknolojisinin farklı alanlarda yüzlerce faydası varken aynı zamanda karşı karşıya olduğu bazı zorluklar da vardır. Örneğin şeffaflık sağlanırken gizliliği korumak zorunda olması bu zorlukların başında gelmektedir. Peki, bu şeffaflık ile mahremiyet arasındaki ince çizgi nasıl korunacaktır? Gizlilik ve mahremiyet ihlal edilmeden şeffaflık sağlanabilecek midir? İEEE (The Institute of Electrical and Electronics Engineers) bu konuda gerekli çalışmaları yaptığını açıklamıştır. İEEE güvenlik ve mahremiyet konusunda getirilecek sınırlamalar sayesinde kurulacak sistemlerin, yaşanan ya da yaşanabilecek olası hak ihlalleri ve suiistimallerin önüne geçme imkânı vereceğini söylemektedir.

Blockchainin ortaya çıkması ile doğal olarak blockchain hukuku adı altında yeni bir hukuk dalı oluşmuştur. Hukuk alanında belgelerin kanıt niteliği sağlaması için blockchain ile kripto imza söz konusu olmaktadır. Bu kripto imza sayesinde belgelerin güvenilirliği sağlanmıştır.

Türk hukukunda blockchain hukuku henüz düzenlenmemiştir. Blockchain için gerekli açıklamaları BDDK ve SPK yapmaktadır. Halihazırda hukukumuzda herhangi bir düzenleme yapılmış olmasa da blockchain teknolojisinin geleceği üzerinden beklenti oldukça yüksek durumdadır. Sermaye Piyasa Kurulu raporuna göre blockchain, gelecekte para birimlerinin ve dünyada mevcut olan örneklerinin yanında sağlık, eğitim, sigorta ve birçok sektörde de hakimiyet kuracak durumdadır. Avrupa parlamentosu ise çıkardığı blockchain raporuyla elektronik seçim, telif hakları, bitcoin ve akıllı sözleşmeler konularını derinden incelemiş ve bu konudaki yeni düzenlemeler getirmiştir.

Blockchain hukuku günümüzde birçok alanda kullanılmaktadır. Telif-patent işlemlerinde kullanımına örnek olarak Spotify, blockchain teknolojisiyle telifsiz müziklerin tespitini gerçekleştirmektedir. Bu sayede yaşanabilecek olası hak ihlallerinin önüne geçmiştir. Sigortacılıkta ise evrakların şeffaflığı büyük oranda önem taşımaktadır. Blockchainin yapısı sayesinde tüm evraklar herkeste bulunabilmekte ve evrakta sahtecilik engellenebilmektedir.

Ticaret alanına baktığımızda kripto paralarla birlikte blockchain ticarette de kullanılmaktadır. Şifreli kripto para sayesinde iki ülke arasında yapılacak olan para transferlerini kolaylaştırmaktadır. Cep telefonlarındaki online cüzdan uygulamaları ile yurt dışına çıkıldığında bireylerin yanına nakit para alması gerekmemektedir.
Ülkemizde de ticarette kripto para kullanılması gitgide yaygınlaşmaktaydı fakat 16 Nisan 2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan “Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına Dair Yönetmelik” ile bu kullanım regüle edilerek sınırlandırıldı.

Yönetmeliğin 3. maddesince kripto varlıkların ‘para’ olarak nitelendirilemeyeceği ve dolayısıyla ödemelerde doğrudan veya dolaylı şekilde kullanılamayacağı belirtilmiştir. Yani artık ticari alım-satımlarda kripto para kullanılamayacaktır.