Korona virüs olup
Eve kapandığımda beni aldı
Vıy vıylar…
Yok
Ölüm korkusu değil,
Böyle güzel havalarda eve kapandım da ondan…
Sanki yaz gelmiş gibi
Güneş açıyor, yurdumun üstüne…
Eskilerimiz,
“Korkma Mart’ın kışından
Kork
April’ in beşinden” diyerek,
Eski takvimle
Nisan’ın beşinden sonra
Yeni takvimde ise
18 Nisan’dan sonra
Artık
Yazın geldiğini belirtiyorlardı…
Bu tarihten sonra
Yaylaya da 
Gidilebileceğini, söylüyorlar…
Artık
Yaz yüzünü göstererek
Yapraklar açıp,
Çiçekler tomurcuklanmaya başladı…

Geçti,
Hüzün ayları…
Sonbaharda ve kışın
Ağlamaklı olurum, ben…
Yapraklar dökülürken,
Benimde,
Gözlerimden yaşlar dökülür…
Hüzün çökerek,
Arada hissizleşirim…
Ama
Havalar
Sıcaklamaya başladığında,
Artık
Ağır elbiseleri,
Çıkarıp atarız sırtımızdan…
Öyle derler,
Yaprak dökümünde
Ve
Yaprak açımında
Çok canlar
Düşer toprağa…
Bu korona virüs illeti
Herkesi uzaklaştırdı, birbirinden…
Çok kişi düştü
Kara toprağın, bağrına…
Ağaçlar,
Bütün bitkiler,
Yaza hazırlanmak için uyanmaya başlarlar…
Ağaçların dallarına,
Su gelerek,
Uyanır bütün doğa gibi, bitkilerde…
En güzel
Şiirler, yazılar,
İlkbaharda yazılır…
Doğa,
Yeşillenip canlanır hayata…
Yüce yaradan
Kullarına bağışladığı
Dünyayı boyatarak,
Yeşilin,
Değişik tonları ile 
Rengârenk olur, evren…
Yaz tatili başlayarak
Okullar,
Çocuk sesleriyle inlemez artık…
Gerçi
Bu illetin yüzünden
Bir varmış, bir yokmuş oluyorlardı…
Kuşlar artık
Ötmeye başlar, yurdumda…
Göçmen kuşlar,
Leylekler döner yuvalarına…
Çim, 
Bir yorgan gibi örter toprağı…
Yaylada,
Vargel çiçekleri
“Yeter,
Bırak gel artık buralara” diye,
Yaylalara davet eder, sizi…
Yaylaların,
Beyaz örtüsü
Yavaş yavaş kalkar ortadan…
Doğa gibi
Bazı hayvanlarda uyanır, uykusundan…
Geceler,
Günlerin inadına erken biter…
Geceler kısa olur
Çay,
Kahve içilir, akşam çökünce…
İnsan,
Mutlu olduğunda
Yaz olsa,
Kış olsa, ne fark eder…
Güleryüz,
Ağızdan çıkan güzel bir söz,
İnsanın yazı olur, bir anda…
Güneşin
Yakıcı sıcaklığı
Hiç işlemez, o insana…
Kötü bir söz,
Somurtmuş bir surat, kış gibidir…
Yaz sıcağı vursa da
İnsana,
Kalbi donmuştur…

Hüzün ayları gitti,
Güneşin sıcak yüzü, vurdu yurdumun üstüne…
İçime kapanmış,
Dokunsan ağlayacaktım…
Güneş
Benimde ilacım oldu…
Toprağa,
Yağmur yağarken,
İçime bir sıkıntı girer…
Güneş,
Göstermezse sıcak yüzünü,
İçime sıkıntı alarak, efkârlanırım…
Artık
Yazın değerini bilecek
Ve 
Güneşte,
Alıp başımı, gideceğim…

Şu illetten bir kurtulayım,
Bir yaz gelsin
Siz,
Görün beni…