İnsanları obskurantizm(kısaca cahilleştirme) ile yönetmek kolaydır; kitleleri doğru bilgiden uzak tutarsın, bilmesi gerekenleri sloganlar halinde ezberletirsin, insanları senden geldiğini öğrettiğin nimetle kendine bağlarsın, hurafelerle kalabalıkları uyutursun. Üretim araçlarını elinden alırsın, üretimden koparır dilencileştirirsin.
Sadaka dini bir vecibedir dersin. Sadaka vermeyi ve almayı överek meshurlastırırsın. Aç, muhtaç, dilenci olan vatandaş ekmek verene "Allah Razı olsun" der. Sonra zalimleşirsin, zulmü dinle sarmalar ve yutturursun.
Özgürlük üretmekten gelir, unutturursun. Üretmenin özgürlük olduğunu kimse hatırlamaz.
Halkını dinle aldatır, üretimden koparır, dilencileştirirsin. Bundan sonra işler kolaylaşır. Ümit ve korkuyla kendine bağladığın kullar ordusu emrindedir. Kul, sürüdür ve kolay güdülür.
Özgür insan sürü olmaz. “Özgür insan” kul olmaz, dilenmez, yalvarmaz. Üretmekten gelen gücüyle hakkını savunur. "Allah razı olsun" diyerek ekmek peşinde koşmaz. Üretince "Allah'a şükür" der. Tanrı’dan başkasına kul olmaz. Dini dışarıya göstermek için değil kendi benliğini Tanrı’ya bağlamak amacıyla yaşar.
Özgür ve üreten insanı yönetmek bunun için zordur. Çünkü sorgular. Köle her emri "baş üstüne" diyerek karşılar. karşılığında ödül bekleyerek kuyruk sallar.
İnsanı köleleştirmenin bütün yollarını kullansanız bile insandan umut kesilmez. Bir Spartacus çıkıp köleleri uyandırabilir.
İş uyanmakta, uyandırılmakta, sloganları sorgulamakta, doğruyu araştırmak ve anlamakta!
Spartacus'u yetiştiremediğiniz takdirde uyanmak için büyük acılar gerekebilir.
Niçin illa bizi uyandıracak bir felaketi bekliyoruz! ?
Bu uyku ne zaman bitecek?
