Haberlobi - Spor Servisi // Fenerbahçe ve Beşiktaş takımlarında forma giymiş ve bir dönem Trabzonspor'un kapısından dönen Yusuf Şimşek, eski dönemlerine dair açıklamalarda bulundu. "Okul takımın keşfedilerek amatör takıma transfer oldum. Denizlispor'a imza atarak profesyonel olarak ilk takımıma imza attım. Futbolculuğa hevesim vardı. Rahmetli babaanneme bir gün futbolcu olacağım televizyondan beni izleyeceksin derdim. Biraz tembel bir oyuncuydum. Bunun için çok sitem aldım." Ersun Yanal'ı değerlendiren Şimşek, "1996'da Ersun Yanal, Mitrovic'in yardımcısıydı. Mitrovic gidince 13-14 maç takımın başında kaldı. Beni hep oynattı. Şimdi hala görüşüyoruz. Bana hep 'Sen büyük futbolcu olacaksın' derdi. Ersun hocanın benim hayatımda önemli bir yeri vardır. Ben idmanı sevmememe rağmen idmandan zevk alırdım. 1996 yılında psikolog ve diyetisyen geldi. Ersun hoca o zamanda bilimsel çalışırdı. Saatli koşuları ilk olarak Türkiye'ye Ersun Yanal getirdi." dedi. İzlediğin, hayranlık duyduğun oyuncu var mı sorusuna, "Ben Hagi'yi inanılmaz beğeniyorum. Futbol sahasında yapılması gereken herşeyi yaptığına inanıyorum." cevabını verdi. Beşiktaş'a transfer olurken, herkes karşı çıkmıştı. Bu arada ben Trabzonspor ile görüşüyordum. Trabzonspor'un gönderdiği hoca ile antrenman yapıyordum. Buna rağmen Mustafa Denizli bir gecede işi bitirdi. Beni arayıp 'Ben seni aldım' dedi. Ben de ona, "Hocam ben Trabzonspor ile görüşüyorum. Bana hoca gönderdiler" dedim. Bana 'Bana adamlar 1,5 aydır uğraşıyor, ben görüştüm işi bitirdik.' dedi. Trabzonspor ile görüşmek için tekrar Ersun Yanal ve yöneticilerin yanına gittiğini belirten Yusuf Şimşek, "Ersun hocayı arayıp görüşelim dedim. Gittik, oturduk. Bizim anlaşmamız yüksekti, oturduğumuzda para düştü. Yönetici dediki, "menajerlerin parasını da ortak vereceğiz". "Hocaya söz verdiğim için Bursaspor'dan alacağım paranın aşağısına geliyorum. Sadece söz verdiğim için. Bu kadar da olmaz." dedim. Bana 'Sana kim teklif ediyor?' dedi. Dedim, teklif eden var. 'Kayseri, Antalya falandır' dedi. Yönetici beni küçümsemek istedi. Bana 15 dakika müsaade eder misiniz dedim. İstanbul'da Beşiktaş ile menajerim görüşüyordu. İş bitmişti. Menajerime 'Beşiktaş'ın teklifini otele faks çeker misin' dedim. Faksı aldım, 'Buyrun Mahmut Bey' dedim. Beşiktaş'ı görünce fiyatın iki katını teklif etti. 'O iş bitti. Ben günlerdir size bu işi bitirin diyorum. Bitiremediniz.' dedim ve masadan kalktım. Ersun Hoca peşimden geldi, 'Ya ne yapıyorsun, buraya kadar gelmişsin.' dedi. 'Hocam ben seni sevdiğim için buraya geliyorum. Bursa'da kaptanım. Bursa küçük bir kulüp değil.' dedim ve gittim. Bana Beşiktaş gece faks gönderdi. 'Sabah geleceğim' dedim. 'Yok gece imzalayın' dediler. Böylece Beşiktaş ile anlaştık. Sabah yine kalktık gideceğiz, Ersun hoca beni yeniden aradı. 'Gitme biz anlaştık' dedi. 'Hocam olmaz ben gideceğim' dedim. Ersun Yanal benimle iki yıl konuşmadı. Küstü. İstanbul'da evlerimiz karşılıklı. Sürekli yüz yüze bakıyoruz, hanımlarımız görüşüyor. Benimle aynı ortama gelmiyor. Ailecek birbirimize gidip geliyoruz, yüz yüze gelemiyoruz. Ben onu aradım. Ailesine söyledim, neden böyle yapıyor dedim. Sonra barıştık biz barıştık. Trabzonspor'a imza atmadığım için bana hala kızıyor, "Senin yüzünden bir şampiyonluğum gitti" diyor.