Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “Gençler Tarım ile Buluşuyor” programına katılmak üzere Konya’ya geldi.

Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda konuşan Bakan Vahit Kirişci, Konya’nın, Anadolu’ya öncülük ettiğini ve tarımın başkenti olduğunu belirterek, “Tarih boyunca tarımı, ekonomisi, kültürüyle öncü şehirlerimizden olmuştur Konya. Bu aziz şehir, tarıma çok elverişli arazi yapısıyla, tarım alanında ve tarımsal sanayide Türkiye’nin lokomotifidir. Bugün, ülkemizin tarım alanlarının yüzde 8’i Konya’da bulunmaktadır. Konya’da gelişmiş sektörlerin başında makine sektörü gelmektedir. Özellikle tarım alet ve makineleri alanında Konyalı müteşebbisler, sektörde önemli bir aktör konumundadır. Ülkemizdeki her 4 firmadan biri Konya’da bulunmaktadır. Zirai alet ve makineleri ihracatının yüzde 14’ü Konya’da gerçekleşmektedir. Konya, 11 üründe başta buğday, arpa, şeker pancarı ve dane mısır olmak üzere Türkiye üretiminde ilk sıradadır. Şehrimiz yağlık ayçiçeği, kuru fasulye, kiraz ve silajlık mısır gibi 12 üründe de Türkiye üretiminde 2. sırada yer almaktadır. Göl, gölet ve sulama projeleri ile birim alandan alınan tarımsal üretim miktarlarını artırarak 2002 yılında 6,9 milyon ton olan bitkisel üretimini 2021 yılında 17,4 milyon tona yükseltmiştir. Konya'mızın tarımsal üretim değeri; 2002 yılında 2,2 milyar TL iken 2021’de 30 milyar TL’yi aşarak yaklaşık 14 katına çıkmıştır. Ayrıca 2002 yılında 143 milyon lira olan tarımsal desteklerimiz, 2021 yılında 4 kattan fazla artarak 634 milyon TL’ye yükselmiştir. Konya’ya 2022 yılının ilk 8 aylık döneminde kırsal kalkınma yatırımları çerçevesinde 21,4 milyon TL, hayvansal üretim desteklemeleri çerçevesinde 504,9 milyon TL, bitkisel üretim destekleri çerçevesinde ise 1,5 milyar TL olmak üzere; toplamda 2 milyar TL’nin üzerinde destek verilmiştir. Konyalı üreticilerimize son 20 yılda yatırımlarla birlikte 57,3 milyar TL’lik tarımsal destek sağladık. Konya’da büyükbaşta hayvan varlığımız 2002’den bu yana üç katına çıkmıştır. 952 bin 538 büyükbaş hayvan sayısı ile ülkemiz büyükbaş varlığının yüzde 5’ine sahip Konya, ilk sıradadır. Konya’daki küçükbaş hayvan varlığı ise son 20 yılda iki kat artmıştır. Bugün itibariyle 3 milyon 214 bin 982 küçükbaş hayvanla Konya 2. sırada” dedi.

“Tarımsal üretimde, teknolojik gelişmelerin tamamından yararlanmak mümkündür”
Bugün teknolojide ileri olduğu söylenen ülkelerde, genç nüfusun toplam nüfusa oranla gittikçe azaldığının bilindiğini söyleyen Vahit Kirişci, “20 yaş altı nüfusun oranı İtalya'da yüzde 17,6, Türkiye'de ise 31,7'dir. Bize en yakın ülke İrlanda olup 26,8 ile bizim hemen arkamızdan gelmektedir. Özellikle dün eğitim ve öğretim hayatına başlayan 18 milyon yavrumuza bu yeni eğitim öğretim döneminde sonsuz başarılar diliyorum. 8 milyonluk da bir üniversite gençliğini düşündüğümüzde tam 26 milyonluk bir nüfus ülkemizde eğitim faaliyetlerinde öğrenci statüsüne sahip durumdadır. Maalesef bizim de giderek yaşlandığımız ve bu yaşlılığı da mutlaka dikkate almamız gerektiği konusu açıktır. Çünkü Cumhurbaşkanımız özellikle nikah merasimlerinde 3 çocuğu tavsiye ettiğinde bunu anlamayan veya anlamak istemeyen çevreler, 'Bizim çocuk sayımızla bu ülkenin hükümetinin, iktidarının, ülkenin cumhurbaşkanının ne ilgisi, alakası var?' derler. Nüfus artış hızımızı sürdürebilmemizin kısacası yaşlanmamamızın yegane yolu genç nüfusu sürekli belirli bir oranın üzerinde tutmaktır. Bu bağlamda, genç nüfusumuzun sayısal güç ve dinamizmini, çağın gerekleri doğrultusunda, özellikle inovasyon ve eğitim merkezli olarak harekete geçirmek zorundayız. Bu potansiyeli, ülkemizin zengin kaynaklarıyla harmanlayarak ve akıl terini eskisinden çok daha önemli bir yere koyarak ekonomik fayda ve refaha dönüştürmek hedefindeyiz. Günümüzde tarımsal üretimde, teknolojik gelişmelerin hemen hemen tamamından bir şekilde yararlanmak mümkündür. Ülkemizin Tarım Stratejik Planları içerisinde, son dönemde birçok başarılı örneğini gördüğümüz yerli ve milli üretim faaliyetlerinin önemli bir rolü olacaktır. Tarımsal üretimde dijital unsurların, ülkemiz gençlerinin akıl teriyle tüm dünyaya yaygınlaşacak cihaz, sistem ve süreçlere dönüşeceğinden kuşkum yoktur. Hükümetlerimiz, bu konuda yıllara matuf artan desteklerle inovasyon ve üretimi teşvik etmektedir. Binlerce gencimizin, tekno-kentlerdeki özgün firmalarda birçok yenilikçi ürüne imza attığını, bunları başarıyla sahaya aktardığını, hatta bu ürünlerin ihraç edildiğini memnuniyetle izliyoruz” şeklinde konuştu.

“Sağlam adımlar atıyoruz”
Tarımsal üretimde, öncelikle ülkemize özgü olan ve üretim artışını kısıtlayan sorunların çözümüne yönelik her seviyede desteklerin, multi-disipliner bir anlayışla süreceğini kaydeden Bakan Kirişci, “Tarımın evrensel ve konjonktürel önemine binaen, yerli ve milli kaynaklarla üretilen teknolojik çözümlerin, ülkemizin tarımsal ürün arz güvenliğine katkı sunmasını çok önemsiyoruz. Teknolojinin çevreci yaklaşımlarla destekleneceği tarım politikaları oluşturmak için sağlam adımlar atıyoruz. Temel hedefimiz; kendi kaynaklarıyla kendine yetebilen, alınan tedbirler sayesinde muhtemel kriz dönemlerinde sorun yaşamayan, geleceği tasavvur ederek sürdürülebilir tarım yaklaşımını kökleştiren, stratejik politikaları uygulayan bir bürokratik düzen tesis etmektir. Bitkisel üretim ve hayvancılık için yapılan desteklerin, üretim verimliliğini ve istihdamı artıracak şekilde sadeleştirilerek sürdürülmesini önemli buluyoruz. İhtiyaçlarımızı ön planda tutarak, iç ve dış konjonktürü tahlil ederek belirlediğimiz stratejik ürünleri, yüksek verimlilikle yetiştirmek için gerekli önlemleri almaya muktediriz. Bu bağlamda, tarımsal üretim kaynaklarımızın mevcut durumunu ve gelecekte bulunmak istediğimiz seviyeyi gözeterek, bilimsel gelişmeler ışığında üretimimizi planlamak istiyoruz. Özellikle yeni çağın getirdiği dijital çözümleri tarımsal üretime uyarlamak, ekolojik zenginliğimizi ekonomik zenginliğe dönüştürmek temel hedeflerimiz arasındadır" ifadelerini kullandı.

“Mutlak suretle kırsala dönmeliyiz”
Son dönemde yaşanan olağanüstü gelişmelerin de etkisiyle tarım, tarımsal üretim, gıdaya erişim ve gıda güvenliğinin uluslararası ölçekte ön plana çıktığını anlatan Vahit Kirişci, “Pandemi dönemi ve sonrasında Rusya-Ukrayna savaşı, bize tarımın ne kadar stratejik, gıdanın ne kadar vazgeçilmez olduğunu bir kez daha hatırlattı. Ne yazık ki, bir dönem, alt yapı sorunları gibi birçok gerekçeyle kırsalı terk ettik, kentlerin etrafında ‘varoş’ dediğimiz yaşam alanları oluşturduk. Bunu tersine çevirmek zorundayız. Esas çözümün kırsalda yaşayan vatandaşlarımızın istekleri ve ihtiyaçlarının karşılanması olduğunu elbette biliyoruz. Zaten Cumhurbaşkanımız liderliğindeki hükümetlerimiz de bu konuda çözüm üretmişlerdir. Önlemlerimizi aldık ve almaya da devam ediyoruz. Biz tarımsal üretim ve ormancılıkla ilgili faaliyetlerimizin sürdürülebilirliği adına mutlak suretle kırsala dönmeliyiz. Bu ülkede ‘Ben üreticiyim’ demekten veya ailesinin bu faaliyetlerde bulunmasından hicap duyan, bunu zikretmeyen kardeşlerimiz, artık gönül rahatlığıyla ‘Biz çiftçiyiz, çiftçi bir ailenin çocuğuyuz, biz üretiyoruz, ürettiğimiz için değerliyiz’ noktasına gelmiştir. Öte yandan, genç nüfusumuzu IPARD Programları çerçevesinde istihdamla ve üretimle buluşturduğumuzu da buradan bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Sizlerin huzurunda, üretmek, ülkemize kaynak oluşturmak ve geleceğini en iyi şekilde şekillendirmek isteyen gençlerimize ‘Gelin bu desteklerden yararlanın çağrısı’ yapmak istiyorum” dedi.

“127 milyon TL hibe ödemesi hedeflenmektedir.”
Ülke için bir başka önemli konunun da ara eleman sorunu olduğuna değinen Kirişci, “Bugün geldiğimiz noktada, tek çözümün üniversite mezunu olmaktan geçtiğini görenler, ne kadar yanıldıklarını, ara eleman ihtiyacının ne kadar önemli olduğunu anlamışlardır sanıyorum. Geçmişte meslek liselerinin başına neler geldiğini burada hatırlatmaya gerek yok. Bakanlık olarak bu sorunun çözümü için Milli Eğitim Bakanlığı ile bir protokol imzaladığımızı, tarımda ara eleman ihtiyacı için çalışma başlattığımızı buradan açıklamak istiyorum. Kırsalın ayağa kaldırılması, bu bölgelerde üretimin canlandırılarak artırılmasının yegane yolunun, kırsal kalkınmadan geçtiğini bir vizyon olarak ortaya koymuş durumdayız. Kırsal kalkınmaya çok büyük önem veriyoruz. Tarım sektörü bir bütün olarak ülkelerin sosyal ve ekonomik alt yapısını oluşturmaktadır. Tarımdan kaynaklanan her türlü sorun, bütüncül olarak ülkeleri ve hatta dünyayı etkilemektedir. Bu nedenle gelecekte insanlığın devamı, yaşamın sosyal ve ekonomik açıdan sürdürülebilirliği için, tarım sektöründe faaliyet gösteren nüfusun genç, dinamik, geleceği planlayan, yöneten ve yönlendiren bir yapıda olması büyük önem taşıyor. Bakanlık olarak, gençlerimizin kırsala dönüşü için tarım orman projeleri çerçevesinde yaptığımız 100 bin TL’lik hibe desteğini, Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle 2024 yılına kadar sürdürme kararı aldık. ‘Uzman Eller Projesi’ dediğimiz bu destek çerçevesinde, 81 ilimizde bin 883 proje uygun bulunmuştur. Bunlardan bin 275 proje sahibi ile hibe sözleşmesi imzalamıştır. Bu çerçevede 127 milyon TL hibe ödemesi hedeflenmektedir. Projelerin uygulanması ve hibe ödemeleri devam etmektedir. Yani bütün gücümüzle ‘Sen üret yeter’ diyoruz. Biz her zaman sizlerin yanında olmaya devam edeceğiz. Tarım, ekonomiyi oluşturan en önemli sektörlerden biridir. Gelişmiş ülkelerde en temel ekonomik sektör; tarımdır. Ülkemizin tarım sektörünün sizin vizyonunuza, enerjinize ihtiyacı var. Artık kent tarımı diyoruz, dijital tarım diyoruz. Bunları sizler, bizlerden çok daha iyi uygulayacak, daha başarılı olacaksınız. Anadolu’nun tarihi birikiminin bir anlamda bütün hasletlerini yüzlerinizde görüyorum. Gücümüzün, ülke kaynaklarımızın ve zenginliklerimizin bilincinde olarak emeğinizle ülkemizin daha müreffeh bir seviyeye ulaşması için gayret göstereceğine inancım tamdır. Sizlerle geleceğe dair umutlarımızın daha da arttığını vurgulayarak, ‘Gençler Tarım ile Buluşuyor’ programının hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum” şeklinde konuştu.

“Tarım süreklilik gerektiren bir konudur”
Hükümet olarak açıkladıkları birtakım destekleme politikaları ve müdahale fiyatlarıyla hep üreticinin yanında olduklarını gösterdiklerini ifade eden Kirişci, “Burada özellikle Konya'dan seslenmek istiyorum. Bu girişimimizin, bu davranışımızın konjonktürel olduğunu, sadece bu yıla münhasır olduğunu düşünenler varsa yanılıyorlar. Çünkü tarım süreklilik gerektiren, süreklilik arz eden bir konudur. Üretici üretmeli. Ürettiğinden mutlaka cebinde bir şeyler kalmalı ve bu kalan ile de kendi yaşamını bir şekilde rahat sürdürebilmeli. Ayçiçeği tabii ki yüzde 35 civarında arz açığı olan bir ürün ve biz kendi üretimimizi de bu manada destekliyoruz. Son günlerdeki fiyat düşüşü belli ki üreticilerimizi mutsuz etmiş, bunun telafisi için de Cumhurbaşkanımızın da onaylarıyla inşallah ayçiçeğimizin alım fiyatlarını 12 TL/kilogram üzerinden devam ettireceğiz. Hayırlı uğurlu olsun. Biz değişik vesilelerle özellikle tarımla ilgili attığınız ve atmak istediğiniz çalışmalar konusunda değişik platformlarda paylaşımlarda bulunuyoruz. Burada da özellikle birkaç konu başlığında yakın bir zamanda inşallah bunun da hayata geçeceği müjdesini vermek isterim. O da Ziraat Bankamızın kullandırmış olduğu kredilerin hem limitlerini artırmak hem de bu limitlerin yüzde 50’sinin mazot ve gübre gibi iki temel girdi ki bu bitkisel üretimde üretim maliyetlerinin önemli bir kısmını oluşturuyor. Bunun bu yolla kendilerine, üreticilerimize verilen banka kartları ile gidip rahatlıkla mazot ve gübre alımı yapabilecekleri ve bu kartı sadece bu alımlar için kullanabilecekleri bir uygulamayı da inşallah kısa bir zaman içerisinde sizlerle paylaşmış ve hayata geçirmiş olacağız” dedi.

Konya Valisi Vahdettin Özkan da, böyle bir çalışmanın Konya’da yapılmasından dolayı mutluluk duyduğunu aktararak, “Bakanımız daha önceki nitelikli çalışmalarıyla hem tarımın hukuki altyapısının inşa edilmesi hem icra edilmesi hem de şehrimizdeki tarım alanlarının iyileştirmesi gereken alanlarla ilgili projeci yaklaşımlarla şehrimiz açısından yüksek derecede bir katma değer oluşturuyor. Bu yönüyle bakanımıza teşekkür ederiz” ifadelerini kullandı.

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay ise, gençlerin tarımsal eğitim konusunda istek ve ihtiyaçlarını belirlemek amacıyla düzenlenen programı Konya için son derece önemli bulduğunu belirterek, “Bu çalıştayın hedeflerimize bizleri oluşturmasına vesile olacağını ümit ediyorum. Gençlerimizin tarımsal farkındalık kazanmasına önem veren Bakanımız Vahit Kirişci’ye teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Konuşmaların ardından Vali Vahdettin Özkan tarafından Kirişci’ye içinde yöresel ürünlerin bulunduğu sepet hediye edildi. Ardından Kirişci ve beraberindeki heyet Konya Yöresel Ürünler ve El Sanatları Sergisi ile 12. Tarım Orman ve İnsan temalı fotoğraf Sergisi’ni gezdi. Kirişci burada vatandaşlara fidan dağıtımı yaptı. Daha sonra Ahilik Haftası etkinliklerine katılan Kirişci, yılın ahisi, kalfası ve çırağı seçilenlere plaketlerini verdi.