İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 14 Mayıs seçimleri sonrası ilk kez kameralar karşına geçti. Akşener, seçimin bir referandum olacağına dikkat çekerek saha çalışmalarına başladıklarını dile getirdi. Kapı kapı dolaşacaklarını ifade eden Akşener, "Sayın Erdoğan’a oy vermemiş kardeşlerim, tercihini sayın Kılıçdaroğlu’ndan yana kullanmamış kardeşlerim; akrabalarınızı, arkadaşlarınızı ikna edip Sayın Kılıçdaroğlu’na oy vermeye ikna edeceksiniz" dedi. Akşener'in açıklamalarından satır başları şöyle: "Bu seçim 0-0 ile başlayan bir referandum oluyor" "12 milyon 416 bin 477 potansiyel seçmenimiz var. Bu seçim 0-0 ile başlayan bir referandum oluyor. Bir seçim geçirdik, hem Meclis hem Cumhurbaşkanı seçimi şeklinde. Bu seçimde biz 14 Mayıs’a kadar ben ve arkadaşlarım 45 miting yaptık, 54 noktada çalışma yaptım. Bütün il ve ilçelerde arkadaşlarımız çalıştı. Kılıçdaroğlu’nun potansiyel seçmeni, sandığa gitmeyen, geçersiz oy atan ve Erdoğan’a oy vermeyen seçmen; Kılıçdaroğlu’na verilen oy düşüldükten sonra 12 milyondan fazla. Bu seçim, 0-0 ile başlayan ve bir referandum haline dönmesi gereken bir seçim. 14 Mayıs’tan sonra İYİ Parti olarak neler yaptık? 14 Mayıs'tan sonra sandık güvenliği başta olmak üzere ikinci tur için görüşmeler gerçekleştirdik. Bir iletişim grubu kuruldu. Arkadaşlarımız burada görevlendirildi. Ben 'kanaat önderi' denilen insanlarımızla görüşmeler gerçekleştirdim. "İstanbul'a gidiyorum, kapı zili çalacağız" Partimizin yetkilisi olan arkadaşlarımız benzer çalışmalar yaptı. 81 il teşkilatımız, önceki vekillerimiz ve yeni vekillerimiz saha çalışmasına başladı. Partimizin tüm kurulları sahada olacak. Sayın Kılıçdaroğlu'nun 13'üncü Cumhurbaşkanı seçilmesi için kabiliyetlerimizin sonuna kadar çalışacağız. İstanbul'a gidiyorum programım yarın başlıyor Ben de tercihini Sayın Erdoğan'dan yana kullanan ya da hiçbir adayı tercih etmeyen adayımızla görüşeceğim. İstanbul'da yoğun saha çalışması programı olacak. Bugün İstanbul'a gidiyorum, programım yarın başlıyor. Kapı zili çalmak üzere mikro bazda çalışma yapacağım. Meclis’in Cumhur İttifakı tarafından alınmış olması, Millet İttifakı’nın mutlaka kazanmasının zorunlu olduğu seçim oldu. Meclis Cumhur İttifakı’nın olabilir ama Sayın Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olmalı ki en azından sistemin denge ve denetleme mekanizması oluşabilsin. "Kılıçdaroğlu'na oy vermeye ikna edeceksiniz" Sayın Erdoğan’a oy vermemiş kardeşlerim, tercihini sayın Kılıçdaroğlu’ndan yana kullanmamış kardeşlerim; akrabalarınızı, arkadaşlarınızı ikna edip Sayın Kılıçdaroğlu’na oy vermeye ikna edeceksiniz. Ya kadınlara tecavüz edenlerden yana olanlara oy vereceksiniz, ya da kadınları koruyanlara oy vereceksiniz. Ya Ne Mutlu Türkün Diyene diyenlerden rahatsızları seçeceksiniz, ya da Varlığım Türk Varlığına Armağan Olsun diyenleri seçeceksiniz. Ya mafyadan rant alanları seçeceksiniz, ya da gücünü hukuktan alanları seçeceksiniz. Büyük Türk milleti olarak bu seçimde artık iki seçeneğimiz olacak: Saray’ın gölgesinde kayıp mı olacağız, ya da millet iradesini yeniden hakim mi kılacağız? Ucube bir sistemin ilelebet devamına mı karar vereceğiz, yoksa Cumhuriyet’in yeni asrını hep birlikte mi müjdeleyeceğiz? "Kazanmaktan başka seçeneğimiz yok" Hiç şüphem yok ki milletimiz güç hırsından kaybolmuş bir kişinin ihtiraslarına mahkum kalmayacak. Önümüze kimler dikilirse dikilsin bizim kazanmaktan başka seçeneğimiz yoktur. Bizler, bizden öncekiler gibi istibdada dur diyeceğiz. Ve en sonunda aynı dün olduğu gibi istibdatçılar gidecek, hürriyetçiler gelecek. "Yeni sistem kuruyoruz" Biz CHP’ye ekranlarımızı açmıştık. Şimdi yeni bir sistem kuruyoruz. Islak imzalı tüm tutanakları biz CHP’ye göndereceğiz, onlar da genel merkeze gönderilecek. Aynı şekilde insan unsurumuzu, avukatlarımızı tek bir yerde toplayacağız. 2 bin sandığa itiraz etmiştik. Sandıklardaki bazı itirazlar sonuçlandı. 2 şehrimizdeki milletvekili itirazları devam ediyor. Sinan Oğan ile görüşmeler Ben görüşme yapmadım çünkü Sayın Kılıçdaroğlu’nu aday gösterdik. Seçilmesi için ne gerekirse yapacağız. Kendisine Sayın Oğan ya da bir başka arkadaşımız katılmak isterse o konuda yetkiyi Sayın Kılıçdaroğlu’na verdik. O nedenle bir görüşme yapmadım. Benim bir itirazım olmadı."