Kılıçdaroğlu, 'militan' tartışmaları için "Sözlükteki anlamı belli. Bizim kastımız, devletin vatandaşlarına karşı tarafsızlığıdır. Vali, Kaymakam tarafsızdır. Siz devlet memurunu belirli bir siyasi partinin elemanı haline getirirseniz, onu militanlaştırmış olursunuz. Sayın Erdoğan'ın, bütün valiler dava açsın demesi, hepsi benim emrimdedir demektir. Üzerinde durduğumuz nokta bu. Devleti, kamu görevlilerini politize etmesinler."

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: "Erdoğan Z kuşağına güveniyorsa gelip Z kuşağının önünde oturup tartışalım. Ben güveniyorum Z kuşağına. İsterse a Haber'de tartışabiliriz. Asla ve asla çekinmiyorum. Benim görevde olduğum dönemle ilgili bir müfettiş ordusu görevlendirdi. Tek kuruş bulamadı."

SSK eleştirileri için de Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

"SSK ile ilgili söylüyor. Korkmasın gelsin kurmaylarını da alsın gelsin. Oturup tartışalım. O bana 10 soru sorsun ben 5 soru soracağım. O isterse 100 soru sorsun ben yine 5 soru soracağım. Çekinmiyorum. Verilmeyecek hiçbir hesabım yoktur. Ama onun sadece bize değil egemen güçlere dahi verecek hesabı vardır. Mal varlığını araştırırız dediğimiz zaman tık çıkmadı. Mal varlığı dolayısıyla egemen güçlerin yönlendirmesi altında olan bir kişi TC devletini sağlıklı yönetemez ve o ülke için milli güvenlik sorunu haline gelir."

Terör sorusu için de CHP lideri şu cevabı verdi: "Teröre asal ve asla pirim erilmesini doğru bulmam. Teröre her ortamda karşı çıktık karşı çıkmaya devam edeceğiz. Uygur Türklerine yapılanları doğru bulmuyoruz. Baskı yapıldığını biliyoruz. Onlarla görüştüm. Mağdur olanlar geldi, görüşmekte de hiçbir sakınca yok .Dünyanın neresinde olursa olsun insan hakkı ihlali varsa o ihlale tepki göstermek insanlığın ortak çabası olmak zorundadır."

Babacan da "Türkistan İslam Partisi'ni terör örgütü olarak görüyor musunuz?" sorusuna şu karşılığı verdi:

"Öncelikle bir örgütün terör örgütü olup olmadığı İçişleri'nin şahsi kanaatinde olmaz yargının tespitiyle olur. Türkiye'de yargı bir örgütün terör örgütü olduğunu tespit etmişse o Türkiye'deki terör örgütü listelerine girer. Herhangi bir örgütün Türkiye'deki siyaset düzeninde gölgesinin olmaması gerekir. Siyaset kendi mecrasında işlemelidir. Kimse çözümü başka araçlarda aramasın."

Babacan, iktidarı da eleştirdi: "Bugün işsizlik yolsuzluk sorunumuz var. Hükûmetin bunlara çözüm bulması için çalışması lazım. İktidarı kastetmiyorum sadece iki tane de küçük ortağı var. Hepsi sorumlu. Sorumluluktan kaçamazlar. Birinin veto yetkisiyle ülkeyi yönetmeye çalıştığını görüyoruz. Öbürü zaten diyor ki geminin rotasını ben çiziyorum diyor. Onların da sorumlu olukları var. Onlar da bıraksınlar hamaseti. Hamaset yapacaklarına bu ülken"

Babacan da anayasa çalışmalarını hatırlatarak "DEVA Partisi olarak bir Anayasa taslağımız var. Bunu bir siyasi partinin çalışması olarak ortaya koymanın doğru olmayacağını düşündük. Bunu daha önce çalışmış parti ve STK'larla görüşmek istiyoruz" dedi.