Haberlobi - Haber Servisi // İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Doğu Karadeniz gezisi tartışmaları hala sıcaklığını koruyor.

CHP Sözcüsü Faik Öztrak'a sorulan 'Bu gezide devletin kaynakları kullanıldı mı?' sorusu üzerine Öztrak, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve bazı bakanların son Umre gezisini örnek gösterdi ve gazetecilere 'Keşke aynı soruyu iktidara da sorabilseydiniz' dedi.

Faik Öztrak 'Kamu kaynağı sorusunu iktidara da sorsaydınız' dedi
Faik Öztrak, "Kamu kaynaklarının kullanımına hassasiyetinizi önemsiyoruz, aynı hassasiyetin keşke bayram öncesi Suudi Arabistan’a yapılan ziyaret için gösterilmesini de sorgulasaydınız. ‘Bayramda küslük olmaz, barışmak swaptır’ dediler, koşa koşa Suudi Arabistan’a gittiler, baktılar swap olmadı ‘bari sevap olsun’ diyerek geziyi umreye çevirdiler. Gazeteciler, bakanlar, tüm saray şürekası ihrama girdi, boy boy poz verdi. Kamu kaynağı ile sevap olur mu? Bunu sormadınız. Yine Cumhurbaşkanı’nın birinci derece akrabaları devlet protokolünün başına oturup ülke ülke geziyorlar. Bunlara da aynı soruyu sorabiliyor musunuz? Umarım bu saatten sonra bu soruyu onlara da sorabilirsiniz” ifadelerini kullandı.

Öztrak’ın soruyu AKP’nin kamu kaynaklarını kullanıyor oluşunu örnek vererek cevaplaması ve İmamoğlu’nun gezisinde kamu kaynağı kullanılıp kullanılmadığına dair net bir ifade kullanmaması ise dikkat çekti.

İmamoğlu’nun Karadeniz turundaki otobüs içinde yer alan gazeteciler nedeniyle de tepki çekmesine ilişkin soru üzerine Faik Öztrak, “Bu konuda söylenmedik söz kalmadı. Aslında Türkiye’nin gerçek sorunları bellidir. Milletimizi ezip geçen hayat pahalılığı, mutfaktaki yangın, artan emek sömürüsü, Nasreddin Hoca’nın türbesine dönen sınırları, ülkemizin sessiz demografik işgali ve kaçak göçmen sorunudur. Ben bunlar konuşulmasın diye gösterilen gayretleri anlıyorum. Ama biz ülkemizin gerçek sorunlarıyla ilgilenmeye devam edeceğiz” dedi.

Hilal Kaplan 'CHP buna ortak oldu' dedi
Sabah Gazetesi yazarı Hilal Kaplan, Faik Öztrak'ın Ekrem İmamoğlu'nun Karadeniz gezisi tartışmalarına verdiği yanıtı köşesine taşıdı ve Öztrak'ı eleştirdi.

Kaplan, 'İstanbullu'nun vergisiyle Cumhurbaşkanlığı hülyası' başlıklı yazısında, "Böylelikle CHP Genel Merkezi, İmamoğlu'nun kiyafetsiz muhterisliğine ortak oldu." dedi.

İşte o yazısında ki detay; “…Türk siyaset tarihinde bir ilk; bir ilin belediye başkanı cumhurbaşkanlığı hayali peşine düşüp kamu bütçesini kendi olası adaylık kampanyası için harcıyor. Üstelik bunu o kadar müdanasız biçimde yaptılar ki İBB Muhtarlıklar Daire Başkanı Yavuz Saltık, sosyal medya hesabından İBB bütçesiyle Karadeniz'de dağıttıkları yardımları -aileleri de ifşa ederek- paylaştı.

CHP Sözcüsü Faik Öztrak'a bu sorulduğunda ise Suudi Arabistan gezisinde umre yapmamızla mevzuyu bir tutmuş. Kâbe'nin dizinin dibine kadar gidip otel odalarımızda pineklemek yerine umre yaptığımız için suçluymuşuz! Cumhurbaşkanı Erdoğan tüm gün resmi görüşmelerini gerçekleştirip, ezan vaktine yakın umre yapıp, iki hurmayla sahur edip ertesi gün yine resmi temaslarını sürdürdüğü için suçluymuş!

Kendi il belediye başkanları, bir il gezisine bile otobüs dolusu gazeteci götürürken sorun değil ama Cumhurbaşkanı'nı takip eden gazeteciler olması suç, öyle mi? Üstelik gezilerdeki her tür masrafımızın gazetelerimiz tarafından karşılandığı ortadayken... Esas siz elektrik faturası ödemeyen "mütevazı" Genel Başkan'ınızın bayramda yaptığı 400 bin liralık tatilin parası kimin cebinden çıktı, onun hesabını verin.

Öztrak, şayet İmamoğlu'na sahip çıkmasaydı sorun olmayacaktı. Fakat böylelikle CHP Genel Merkezi, İmamoğlu'nun kifayetsiz muhterisliğine ortak oldu. Bir il belediye başkanının, yönettiği ile ait kamu parasıyla şahsi siyasi hülyalarının ardı sıra koşmasını savunanlar, yarın öbür gün Beytülmâl'e neler yaparlar, siz düşünün.

İstanbullunun emeğinin bu şekilde harcanmasından rahatsız olan tek Cumhur İttifakı'na yakın çevreler değil. İyi Parti'ye yakın olduğu belirtilen avukat Aydın Egemen, konu hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na bulunduğu suç duyurusunda şu soruyu sormuş:

"Sayın savcılık makamlarınızca, şüphelinin ilgili tarihte Rize, Çayeli, Pazar, Ardeşen, Fındıklı ve Artvin Arhavi, Hopa, Kemalpaşa ve Trabzon ziyareti/ mitingi olarak kamuoyuna yansımış bir dizi siyasi faaliyetlerinde, İstanbul Belediyesi kamu kaynaklarının kişisel siyasi faaliyetler kapsamında bir kuruş dahi sarf edilip edilmediğinin, bir bardak su dahi olsa araştırılmasını, şayet tespit edilmesi durumunda kamu zararının giderilmesini saygıyla arz ve talep ediyorum."

Bu sorunun cevabını bilmek, İmamoğlu'nun başkanı olduğunu sıklıkla vurguladığı 16 milyonun da hakkıdır.”