Aşırı tuz tüketiminin yüksek tansiyon, kalp yetmezliği, mide kanseri ve böbrek hastalıkları gibi sağlık sorunlarına yol açabileceği biliniyor. Almanya Kardiyovasküler Araştırma Merkezi'nin (DZKH) fonladığı ve Circulation'da yayımlanan araştırmada, kandaki fazla tuz konsantrasyonunun monosit olarak bilinen bir grup bağışıklık sistemi hücresini doğrudan etkilediği tespit edildi. Belçika'daki Hasselt Üniversitesi'nden araştırmanın eş yazarı Markus Kleinewietfeld ve ekibi, yaptıkları deneyde yüksek tuz konsantrasyonuna maruz kaldıktan üç saat sonra bağışıklık sistemindeki hücrelerin daha az enerji, yani Adenozin trifosfat (ATP) ürettiğini gözlemledi. Berlin Tıbbi Sistemler Biyolojisi Enstitüsü'nden Sabrina Geisberger, fazla miktarda tuzun "solunum zincirini sekteye uğratarak hücrelerin daha az ATP üretmesine ve daha az oksijen tüketmesine neden olduğunu" belirtti. Bilim insanları, kanda aşırı miktarda bulunan tuzun "tüm hücrelere enerji veren evrensel yakıt" olarak tanımlanan ATP'nin üretilmesini sağlayan bir dizi kimyasal reaksiyonu engellediğini gözlemledi. Bu durum da hücrelerin enerji jeneratörü olarak tanımlanabilecek en önemli organellerinden mitokondrinin daha az ATP üretmesine neden oluyor. ATP, kas gücü ve metabolizma düzenini mümkün kılan enerjilerin üretilmesini sağladığı için yüksek miktarda tuz bu süreci sekteye uğratarak vücudun bağışıklık tepkisinin bozulmasına yol açıyor. Kleinewietfeld, "Eğer bu kadar önemli bir hücresel mekanizmanın işleyişi uzun süre boyunca sekteye uğrarsa bu olumsuz bir etki yaratır ve potansiyel olarak kan damarlarında ve eklemlerde yangılı hastalıklara ya da otoimmün rahatsızlıklara neden olabilir" dedi.