Bir tarafta, "Hayatta her şey mümkündür" diyenler, diğer tarafta bunlara inat, olup bitenleri kabullenmeyen, "yok öyle bir dünya" diyen insanlar var; sevgili dostum!

Ülkemizin dört bir tarafında, gündüz ya da gece, şu mübarek Ramazan ayında dahi, sokaklarda yaşanan insanlık dramlarını göz ardı ediyoruz ya da gözlerimiz alıştığından sıradanmış gibi geliyor artık...Dilenen yetişkinlerin yerini büyük ölçüde çocuklar almış durumda. Biri mendil satar, biri mızıka çalar, biri oturduğu yerde ellerini açar, biri de yetişkinin kucağında yatar vaziyette...Sokakta büyüyen çocuklar bunlar. İster mülteci, ister göçmen deyin, ne derseniz deyin ama bu manzaraya bir dur deyin artık! Çocukların gece gündüz sokaklarda yer ve mekân kapma yarışı aynı zamanda aralarında bitip tükenmeyen kavgalara da sahne oluyor. Çocuk bunlar sevgili dostum; çocuk..! Sonuçta bu manzaralar karşısında insanın yüreği daralıyor; canı  yanıyor açıkçası. Lânet olsun! dünyanın meşakkatini çocukların sırtına yükleyenlere ve görmezden gelenlere! İçinde vicdanını hâlâ temiz tutabilen insanlar için büyük bir insanlık dramı bu manzara aslında. Belediyelerin veya kamu idaresinin görevi, bu çocukların heba olmasını engelleyecek önlemler almaktan ibaret. Çocuklarını sokağa salan anne baba veya büyüklerini şöyle bir hizaya çekmenin vakti gelmiştir artık! Hayvanlar bile yavrularını büyüyene kadar sahiplenirken, burada hangi insanlıktan bahsedeceğiz şimdi?

Velhasılı kelam; düşünebiliyor musun sevgili dostum; kaos ve kargaşanın bedelini çocuklara ödeten bir kafa yapısı hiç de sağlıklı bir kafa yapısı olamaz. Ne inancımız, ne de aklımız böyle rezilliklere izin vermezken, kimse elini kıpırdatmadığı sürece kimse insanlıktan ve ahlâki değerlerden dem vurup ahkâm kesmesin! Boş lâf yani...Düşünsenize kendi çocuğunuzun sokak ortasında dilendiğini ya da sokakların kurallarına maruz kaldığını...Yok öyle bir dünya yani...İnsanlıktan nasibini almamış bir kafa yapısı, ne çocuklara, ne de yaşlılara merhamet eder! Ne oldu bizim güzel ahlâkımıza ve tertemiz vicdanımıza? Hani insanlık adına paylaşmak bereketti; mutluluk kaynağıydı sevgili dostum? Ne çabuk unuttunuz? Allah korusun!