Süper Lig'de 10,hafta Fenerbahçe'nin Beşiktaş'a 4-3 yenilmesinin ardından spor yazarları Fenerbahçe ile ilgili yazdı. Erol Bulut'un hatalarına değinen yazarlar sarı lacivertliler ile ilgili eleştirilerde bulundular.
 
ÖMER ÜRÜNDÜL: Beşiktaş baştan sona disiplinli, planlı programlıydı. Aboubakar iki güzel gol attı tabii ki, neticeye tesir etti. Herkesin eleştirdiği Necip, her zamanki gibi hırsı ve performansıyla takımın enerji deposuydu. Beşiktaş adına belki sahada görülmeyen bir kahraman vardı, o da De Souza idi. Erol Bulut, Beşiktaş'ı hiç analiz edememiş. Rakibin presçi üç orta sahasına karşı Gustavo'nun yanına Sosa kesinlikle olmaz. Ozan'dan da 10 numara olmaz. Ancak fizik olarak hazır olmayana Perotti'yi de ilk 11 koymayıp, hamle oyuncusu olarak kullanması gerekiyordu. Rakibe karşı plansız, programsız hazırlanmak ve ilk 11'deki tercihlerindeki yanlışlar bu sonucu doğurdu. [SABAH]
 
ERMAN TOROĞLU: Eğer Beşiktaş bu Fenerbahçe'yi Kadıköy'de 11'e 11, 4-3 yenseydi çok özelliği olmazdı ama 10 kişiyle bu sonucu aldı mı çok şey söylenir; faturası da Erol Bulut'a çıkar. Cisse'yi kenara almak acemi bir hoca işidir. Çok geniş kadro dedik. Ama bu kadroyu kullanmak için tecrübeli bir adam lazım dedik. Erol, Alanya'da iyi işler yaptı ama geniş kadro çok teknik adam için ateşten gömlektir. Çok net gözüküyor Fenerbahçe'de bazı oyuncular oynanan oyundan ve mücadeleden rahatsız. Birkaç maç daha böyle giderse su yüzüne çıkar. Sorumlusu Erol Bulut'tur. [SABAH]
 
AHMET ÇAKAR: Şampiyonluğun en büyük favorisi F.Bahçe rakip 10 kişiyken Beşiktaş'tan iki gol yedi. İlk devre çok kötü oynayan bir F.Bahçe vardı. Serdar Tatlı, uygun bir yerine kına yaksın. Genç hakeme yazık ettiler. Kötü maç yönetti. F.Bahçe'nin yediği ilk golden önce Cisse'nin kafasına ayak kalkıyor, tehlikeli hareket ama gol veriliyor. Yine son saniyede Josef'in Lemos'a yaptığı bir hareket var ki dünyanın her yerinde kırmızı. Vermediği faulleri, kestiği avantajları saymıyorum bile. Yazık ettiler çocuğa yazık! [SABAH]
 
REHA KAPSAL: Fenerbahçe'nin favori olduğu derbi başlangıcında sarı-lacivertliler saha içinde yürüyen, coşkusuz, nasıl olsa maçı bir gol atıp kazanırız modunda bir görüntü verdi. Fenerbahçe'nin maça başlayan görüntüsünde dakikalar geçtikçe oyunu yakalamaya çalışan bir durum vardı. Ama bunda da motivasyon eksikliğiyle mücadeleye güvenen yetersizliği dikkat çekti. Erol Bulut'un ligin başından bu yana kadar iyi sonuçlar alsa da doğaçlama oyununu bir türlü terk edemeyen, performans istikrarını sağlayamayan ve bunun nasıl sağlanacağıyla ilgili oyun planı netleşmeyen saha içi organizasyonu sorunluydu. Nerede, ne zaman, hangi formasyonla oynayacağı netlik kazanmış değil. Oyun içindeki futbolcuların rolleri ne? Futbolcular nerede, ne zaman, nasıl bu takıma monte edilip oyunda sürekliliği sağlayacak? Bunlar F.Bahçe'nin başarısızlığındaki en başlıca nedenler. [FOTOMAÇ]
 
İLKER YAĞCIOĞLU: İlk devrede Fenerbahçe'nin oynadığı özeti tek kelimeyle hayal kırıklığıydı. O kadar ağır, rakipten uzak ve baskısız oynadılar ki doğru dürüst bir tek pozisyona girmeden devreyi tamamladılar. Buna karşın defansif olarak da Beşiktaş orta sahasına yakın oynamadıkları için yerleşim hatalarından iki gol yediler. Serdar'ın oynamaması gecenin en büyük sürpriziydi. Baskılı oynayacağınız bir oyunda Novak'ın değil Caner'in maça başlaması daha doğru olurdu. Kısacası Erol hocanın 11 tercihlerinde yanlışlar vardı. Ozan'ın ikinci yarıda maçı çevirmek adına büyük çaba sarf ettiğini söyleyebilirim. Ama diğer oyuncular beklenenin uzağında kaldılar. 10 kişi kalmış rakibine karşı maçı kaybetmek hem Fenerbahçe için hem de Erol hoca için büyük eleştirileri beraberinde getirecektir. [TAKVİM]
 
EMRE BOL: Kulübenin güçlü olması maçı kazanacağın anlamına gelmiyor. Ancak Doğru taktik seni ön plana çıkarır. Erol Bulut'un yıldızları sahaya sürmek dışında ikinci bir planı olduğunu zannetmiyorum. Lemos'la ilgili hep tereddütlerim vardı. Ne yazık ki haklı çıkıyorum. Şampiyonluğa oynayan bir takımın stoperi bu kadar dengesiz olamaz. Kimse kusura bakmasın; Erol hoca bir türlü merkez hücumunu öğretemedi takıma... Sadece kanat oyunuyla bu ligde başarılı olman imkansız. Galatasaray ve Trabzonspor'dan sonra Beşiktaş'ta Kadıköy'ün serisini sona erdirdi. Daha neler yaşayacağız bakalım? Bir gün Kadıköy'ü, "herhangi bir stat" olarak anılmasından rahatsız olursunuz umarım. [FOTOMAÇ]
 
ENGİN VEREL: Her sene 10 ila 20 arasında transfer yapan F.Bahçe, sahaya doğru 11’i çıkaramıyor. 2020’de 20 sene sonra Kadıköy’de G.Saray’a kaybetmişlerdi. 15 yıl sonra da Beşiktaş’a yenildiler. 2020 herkes için kötü ama özellikle F.Bahçeliler için tam bir kâbus! Rakibi analiz edemeyen Erol Bulut’a karşı, işini harika yapan Sergen Yalçın vardı. Bence gizli kahraman olan Rosier’i Erol Bulut çok güzel izledi! Hakemler, kavgalar ve tartışmalar arasında F.Bahçe’nin kalesi yıkıldı. [AKŞAM]
 
KEMAL BELGİN: F.Bahçe’nin ev sahipliğinde, Beşiktaş’ın eksik kadrosuyla konuk olacağı maçın favorisi kâğıt üzerinde tabii ki sarı-lacivertli takımdı. Ama düdük çalıp maç başladıktan sonra Beşiktaş’ın bu maça göre tabii ki elindeki imkânları da dikkate alarak bana göre ilgi çekici bir oyun planı vardı. Buna karşılık F.Bahçe bildiğimiz dağınıklıkta herhangi bir oyun planlamış gibi gözükmedi. Beşiktaş’ın özellikle savunmadaki yine kâğıt üstündeki eksiklikleri, F.Bahçe’nin herhangi bir ceza kesememesi üzerine çok da açık düşmedi. F.Bahçe’nin orta sahada sanki sessiz yürüyüş yapan Sosa ile topu kullanma, topa sahip olma özelliklerinden yoksunluğu neredeyse maç bitene kadar devam etti. Buna karşılık Josef, Atiba ve Mensah ile hem geri dörtlüsünü zamanında destekleyen Beşiktaş orta sahası, öne doğru da ciddi katkılar yaptı. Erol Bulut’a bir kere daha değineyim; şayet Caner cezalı ve sakat değilse bu takımda banko oyuncudur, öyle de olmalıdır. [TÜRKİYE]