Şu yaşanılanlardan ve olup bitenlerden sonra sevgili dostum;  gerçeklere düşman olmaktan artık vazgeçmelisin!

Yalan söylememek, gerçeklerin üstünü örtmemek ve gerçekleri gizlememek, gerek insan aklının, gerek çağdaş ahlâk  anlayışının, gerekse inançlarımızın ortak değerini olduğunu unutmamalısın...Ve bunu bir yaşam biçimine dönüştürmelisin artık! Kelamın farklı, yaptıkların ettiklerin farklı olursa, elbette de bir kötülüğe imza atmış oluyorsun. Kamuda ve toplumsal yaşamın her alanında, yalan rüzgârlarına kapılıp giden bir toplum olduk sanki... Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete misali...Neyin yalan, neyin gerçek olduğu hakkında kafalar hep karışık, darmaduman...Gerek siyasetçileri,  gerek bilim adamları, gerek sivil toplum örgütleri,  gerek din adamları, gerekse ticaret erbabı ve hemen her kesimden insan, konuştuğunda ya yalan dolanı gerçekmiş gibi anlatıyor; yada kendi yalanlarına inanıyor; bir kesim ise, bu yalan rüzgârına ortak olmamak ve kapılmamak için suskunluğunu korumakla meşgul!

Geleneksel ahlâkımızda, söz  gümüşse sükut altındır, yalancının mumu yatsıya kadar yanar, eğri oturup doğru konuşmak ve yalan dört nala gider ve daha nice sözler bu gerçekleri yüzümüze yüzümüze vuruyor aslında...Hakikaten yalan dört nala gidiyor sevgili dostum!

Ortamına göre kurnazlık yapıp aynı konu hakkında farklı farklı konuşuyoruz; kimseyi kırmamak, incitmemek bir yana, cemiyetteki itibarımızı düşünerek adamına göre kelam ediyoruz. Belleklerimizde, hep kazanma arzusu olduğu için kaybetmeyi bir türlü kabullenemiyoruz. Kaybetmemek için yalan konuştukça da, sonuçta kaybediyoruz! Onurlu bir kaybedişi kabullenemiyoruz... Sadece hatalarımızı örtbas ederek erteliyor ve öteliyoruz...Bilmelisin ki, sevgili dostum;  inandığın bir dava uğruna kimseye yaranmak için hareket etmeyeceksin; sözünü edebinle açık açık cesurca söyleyeceksin! Dürüst ve çalışkan bir insan olmanın, başlı başına bir başarı hikâyesi  yazmak demek olduğunu unutmayacaksın! Hakikatı aramanın, başlı başına bir ibadet ve  de erdemli insana yakışan bir duruş olduğunu aklından hiç çıkarmayacaksın! Kaybetsen ve hata yapsan dahi..! Tabi ki, insan olmak istersen...