TTSO Seçimleri, 24. Komitede Mavi liste ile yarışacak komite üyeleri, bugün Trabzon Gazeteciler Cemiyetinde bir basın toplantısı düzenledi. 

Toplantıda Murat ÇAVGA, Cavit BAŞOCAK, Yunus ERDOĞAN,İlhan TAHAN, Hakkı KORKMAZ ve Alkan HACIHAMZAOĞLU’ndn oluşan komite basın karşısına çıktı.

Komite adına sözalan Çavga,  22 Ekim’de gerçekleşecek TTSO seçimleri ile ilgili dikkat çeken ifadeler kullandı. 

273 KİŞİYİ TEK TEK ZİYARET EDİYORUZ

Komitedeki 7 kişi ile birlikte basın açıklaması yapan Çavga, kendilerinin seçimlerde bağımsız ve tarafsız olduğunu söyledi. Komitede oy kullanma hakkına sahip 273 kişiyi ziyaret ettiklerini ifade eden Çavga, “Bizim komitemiz de 450 kişi bulunuyor. Bunların 273 kişisi oy kullanma hakkına sahip. 
Biz 273 kişiyi teker teker ziyaret ediyoruz. İnşallah sandıktan çıkan biz olacağız. Bir tarafsız grup olarak çıktık. Aslına bakarsanız, seçim sistemi ile ilgili farklı bir duruş sergileme amacındayız. Çünkü tüm  komitelerde 14 kişilik liste yapan herkesin aday olma hakkı bakidir. Ancak gelinen süreçte mutlaka bir gruba tabi olma gibi durum söz konusu. 
Bizler geziyoruz sahada, insanlara gidiyoruz. Sonuçta o 273 kişiden oy alacağız… 
Bir sistem değişikliği, rol model olma arzuzumuz. Diğer komitelerde de inşallah bizim gibi bağımsız, tarafsız arkadaşlarımız çıkar. 
Komitemiz 7 kişiden oluşuyor” dedi. 

BÜYÜK 2 FİRMANIN YARIŞI

Çavga, sözlerine şu şekilde devam etti: 
“Biz ana heyecanı yaşayan 300 - 400 kişinin daha fazla olmasını arzuluyoruz. Umarız bundan sonraki seçimlerde tüm gruplarda, komitelerde, sadece 2 grubu değil, sistemi değiştirmek isteyen arkadaşları seçima arenasında görürüz. 
Bizim komitemiz şehrimiz için çok önemli. Bizim komitemizde seyahat acenteları ve taşıma firmaları gibi turizmden doğrudan ilişklili firmalar var.Geleceğini turizm olduğunu iddia ettiğimiz, pandemiden sonra tüm şehre fayda sağlayarak insanların tüm yaralarını saran sektördeki seyahat acentelerinin oluşturduğu komite. Komitede geldiğimizde seyahat acentelerinin yarışından çok, büyük bir iki firmanın marka yarışı yaptığı hale gelmiş komitemizde ki seçimler. Komitemizde seyahat acentelerinin bir biriyle yarışması, vaatlerini sunduğu yapı olması gerekirken üzülerek söylüyorum ki 2 gruptaki büyük 2 firmanın marka yarıştırır hale gelmiş durumda. Oy kullanacak üyelerimiz tercihlerini marka yarışından yana değil hizmet yarışından yana kullanacaklarını sahada hissediyoruz.
O CU MU SUNU, BU CU MUSUNUZ?
 

Sahada geziyoruz. En çok şu soru ile karşılayoruz. O cu musunuz, bu cu musunuz? Biz ocu veya bucu değiliz. 2 tane aday var. Biz bunların hangisine oy vereceğiz diye tekrar dönüp, komitedeki arkadaşlarımıza soracağız. 
Çok karşılaştığımız bir soru da: Kimi şanslı görüyorsunuz. 2 başkan adayının adı konuşuluyor. 
Sahada gezerken bir grup tecrübeyi savunurken, bir grupta yenilikten yana. 
Biz nasip olur meclise girersek, hem yenilikten, hem de tecrübeli arkadaşlarımızdan becerebilirsek ön seçim, beceremezsek telefon görüşmeleriyle arkadaşlarımızın fikrini alıp sandıkta net şekilde tavrımızı belirleyeceğiz. 
TTSO’nun seçimle alakalı muzdarip olduğumuz konu vardı. Bunlardan bir tanesi yetki belgesi. 
Yetki belgesi karmaşası, gizli oy açık tasnif sistemini sekteye uğratan hale döndü. 
TTSO üyeleri oy kulanmaları için yetki belgesi veya sicil tasdiknamesini almaları gerekiyor, 
Seçim alan bir kişi yetki belgesini kişilere elden teslim ediyor. Bu da orada diğer kişinin adaylar karşısında rencide olmasına neden oluyor.

BASIN TOPLANTISI İÇİN SALON VERİLMEMESİ

TTSO’da basın toplantısı için salon istemelerine rağmen verilmemesi ile ilgili olarak ise Çavga, “Salon konusuna gelince, biz bu tür kurumların daha paylaşımcı olmasını hedefliyoruz. 31 komite var. Her biri basın açıklaması yapsa  1 hatada yapılabilir. Bu TTSo’ya üye aidiyetini arttırır. Sadece bize tahsis edilsin, değil yenilik olsun.. O da buna uygun görülmedi. Toplantı yapılmasına uygunmuş ama basın toplantısına uygun değilmiş. 
Bu bizim TTSO’ya aidiyetimizi bozmaz. TTSO üyeleri sadece ödedikleri aidatlarla, oralara aidiyet hissetmesin. 
270 kişi ile çalıştık, her biri ile bu söylemi duyuyoruz. Birincisi şirketi açarken, ikincisi faaliyet veya sicil belgesi almak için gidiyor. Bu da değişmeli” diye konuştu.