Olur da bir gün yolun düşerse, Trabzon Ayasofya'sını ziyaret etmeden geçme sevgili dostum; orada seni sürprizler beklediğini bilmelisin; şimdiden söyleyelim...

Her ne kadar, müzeden camiye dönüştürülmüş olsa  da,  herhangi bir giriş bedeli ödemeksizin, denize yakın ferah bir alanda, derin bir nefes alıp şehrin boğucu ortamından bir süreliğine de olsa kurtulmak isteyenler için ideal bir mekan! Kendine birkaç saat zaman ayırmak istersen tabi ki!

Burada konunun tarihi boyutlarına girmeyeceğiz elbette...Roma, Bizans ve Osmanlı dönemine ait taş eserlere rahatlıkla dokunabileceğiniz açık hava sergi alanı, burası açıkçası...Arkeolojik eserleri sergilemede farklı bir anlayışı burada daha iyi hissedebilirsiniz. Çağ  atlamak ve fark yaratmak için mi böyle bir tercih yapılmış bilinmez amma, düşünen insanlar için izahı zor  bir durum.

Velhasılı kelam sevgili dostum; 2021 yılında, binlerce parçadan oluşan taş eserin alelâde bir şekilde özensizce sergileniyor olması, insanın canını acıtıyor doğrusu! 

İş olsun, torba dolsun  kabilinden, oradan buradan toplanan her ne kadar eser varsa, öylesine konulmuş sadece; konulacağı yeni yerini beklermiş gibi!

Sevgili dostum; insanlığın ortak mirası olan tarihi malzemenin özenle  korunması ve sergilenmesi işini önemsemediğimizi burada daha iyi anlayabiliyorsun...Medeni dünyanın ve insanlık aleminin gözü önünde olup bitiyor her şey artık! Acımasızca eleştiriliyor ve tartışılıyoruz bilim  dünyasında...! İğneyi başkalarına, çuvaldızı da kendimize batırırsak eğer, bizim ülke olarak almamız gereken çok yol olduğunu da söylemeden geçemeyeceğiz. 

Bu kadar yıllık kültürel mazisi ve zenginliği olan bir coğrafyanın insanları olarak, tekrar aynaya bakmanın ve şapkayı önümüze koymanın zamanı gelip de çoktan geçiyor artık!

İlgileniyoruz; ilgilenmesine ama sadece define peşinde koşup durmakla aklımızı da kaybettik sanki...Define hikâyeleri alıp başını gitmiş; sadece sahip olmak ve onları yüksek rakamlarla bir şekilde pazarlayıp bir umutla zengin olmanın hayali peşinde koşanların ülkesi olmuş bu ülke! Belki de, en çok konuşulması gereken bir konu başlığı bu!

Elbette kamu aklının da, işin çok gerisinde olduğunu da söylemeden geçmemek, elbette bizim görevimiz olsun...Kamu aklının, tarihi materyalleri iyi bir toplayıcı ve sergileyici bir akla dönüştürülmesinin zamanı çoktan geçmiş olsa da, yine de hatırlatmakta fayda var!

12fa199f-8368-4ec9-bce7-1327798a6b47

ee54d2a4-6d58-48f5-b7af-dc2024331e19