Cinayetten önce Ateş'e üç saldırı girişimi olduğunu ve kardeşinin tehdit aldığını söyleyen abla Selma Ateş, “Saldırı bekliyorduk ama böyle bir şeyi beklemiyorduk. Kimsenin cesaret edeceğini düşünmedik. Düşünmediğimiz için torbacılara yaptırdılar” dedi, “Dışarıda azmettiricileri dolaşırken, kardeşimin ruhu rahat değil” diye ekledi.
Sinan Ateş’in ailesi Sözcü yazarı İsmail Saymaz’a konuştu. Abla Ateş, Sinan Ateş’in 12 yıl danışmanlığını yaptığı MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman'ın cenazeye gelmediğini belirtti, “Gazeteye ‘Taziye vermek istedik, aile kabul etmedi’ dedi. Böyle bir şey yok. Kapımız herkese açıktı. Beklerdik taziyesini. Hepimiz bir ekmeği bölüştük” açıklamasını yaptı.
Ölmeden önce de tehdit alıyormuş
Abla Ateş, kardeşiyle ilgili “FETÖ” iddiaları için, “İlişkisi olmadı, olamaz da, Olsa Ülkü Ocakları Başkanı olabilir mi?” dedi. Abla Ateş, Sinan Ateş’in ölümden önce tehdit aldığını şöyle anlattı:
“Ankara'da kalabalık bir grup ofisinin önüne geliyor. Saldırmak için zaman kolluyor. Sinan arkadaşlarıyla birlikte indiği için kaçıyor. Sonrasında Bursa'da Üftade Camisi etrafında teşebbüs etmeye çalışıyorlar. Başarılı olamıyorlar. Arkadaşlarına da kendisine de sürekli tehdit mesajı geliyordu. Birtakım şeyleri yapacaklarını söylüyorlardı.”
30 Aralık günü neler yaşadılar?
Abla Ateş, 30 Aralık günü neler yaşandığını şöyle anlattı:
“İzmir'deydim. Her okul tatilinde baba evinde buluşuruz. ‘Abla geleceksin değil mi?’ diye sordu. Öğleden önce aradım. ‘Ablacığım, geleceğiz, merak etme’ dedim. ‘Cuma namazına gireceğim’ dedi. İş yerime gittim. İçime sıkıntı düştü. Sinan'ı aradım namaz sonrası. Israrla arıyorum, açmıyor. Bursa'dan yeğenim aradı, ‘Abimi vurmuşlar’ dedi. (Ağlıyor) O andan sonra hayatımız durdu. ‘Yaşıyor mu?’ dedim. ‘Yaşıyor’ dediler, ‘Ankara'ya gel.’ Çıktım Ankara yoluna. Dediler ki ‘Bursa'ya getiriyoruz abimi.’ O cümleyi hiç duymak istemedim. Öldüğüne inanmak istemedim. Eşini aradım. Dedim, ‘Ayşe ne yapıyorsun?’ Haberi yok. ‘Ne oldu abla, bir şey mi oldu?’, ‘Yok ablacığım’ dedim. Nasıl söyleyebilirim?
Ofisten çıkıyor, camiye gidiyor. Yanında olan yeğenim Selman Bozkurt, ‘O kadar rahattı ki telefonuna bakıyordu. Camiden çıktık, yürüdük’ diyor. Bir anda Selman acı hissediyor, çöküyor. İlk Selman vuruluyor. Omzundan alıyor kurşunu. Sonra Sinan'ı vuruyor. İki sağ bacağına, diğer bacağına, boşluğuna, sonra kafasına sıkıyorlar. Beş kurşun. Bir metre mesafeden ateş etmiş.”
"Neden öldürüldü sorusunun cevabını biz de arıyoruz, keşke biri açıklasa"
Abla Ateş, “Sizce neden öldürüldü?” sorusuna, “Bunun cevabını biz de arıyoruz. Nedenini bilmiyoruz. Keşke biri açıklasa. Cevabını verecek olan biz değiliz” yanıtını verdi. Abla Ateş, kimin öldürdüğüne ilişkin olarak da, şunları kaydetti:
“Cevabını veremiyorum. Kim öldürttü, kim işin içindeyse inşallah hesabı sorulur. İçeride 22 tutuklu var. Azmettirici olanlar bence arasında değil. Azmettiricilerin dışarıda olduğunu düşünüyorum. Bir hapçıya, torbacıya 100 lira verseniz istediğiniz her şeyi yaptırırsınız. Dışarıda azmettiricileri dolaşırken, kardeşimin ruhu rahat değil. 22 kişi görünen kısımdaysa görünmeyen kısımda kaç kişi var? İçinde siyasetçiler, milletvekilleri, torbacıların olduğu şebeke mi diyeyim, hepsini bir araya toplayabilecek güç nedir? Arkasında kimler var? Sinan'a neden böyle bir şeyi layık gördüler? Cevabını vermesi gereken, azmettiriciler.”
Bahçeli’nin açıklamasına
Abla Ateş, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin “Kendimde sır olarak sakladığım görevden alma nedenlerini yeri geldiğinde paylaşırım” ifadesi hakkında da şunları söyledi:
“Keşke söylese hepimiz bilsek. Varsa sırlar ortaya dökülsün. Bu camiada Sinan'ın dokunmadığı insan yoktu. Desinler ki ‘Sinan, bunu yapmıştır.’ Biz de bilelim ki sebebi budur. Ne olursa olsun, cana kıymanın açıklaması yoktur.”
"MHP’den taziye de ziyaret de gelmedi"
MHP’den taziye de ziyaret de gelmediğini belirten abla Ateş, şu çağrıda bulundu:
“Bildikleri varsa anlatmalarını isterim. Bakın, bizler konuşuyor, her soruya cevap veriyoruz. 38 yaşında gencecik bir akademisyen sokak ortasında şehit edildi. Bunun davasını yürütüyoruz. Keşke biraz destek çıksalar. Ahde vefa imandandır. Kardeşim orada birçok kişinin çalışma arkadaşıydı. Devlet bey ‘Evladım’ derdi. Bu bize acı veriyor. Söyleyecek oldukları tek bir cümleydi.”
Soruşturmanın eksik olduğunu söyleyen abla Ateş, “İçeride torbacılar var. Arkada kimlerin eli var, bilmiyoruz” diye ekledi.
Röportajın tamamını okumak için tıklayın.