Trafikte yol verme meselesi yüzünden tartıştığı kişilere silahla ateş açarak 1 kişinin ölümüne neden olan eski futbolcu Sezer Öztürk, 32 yıl 9 aya kadar hapis cezası talebiyle hakim karşısına çıktı.

Mahkeme, tutuklu 2 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşmada maktulün annesi sanıklardan şikayetçi olmadığını söylerken, Öztürk savunmasında “Gözü dönmüş insanların çocuklarıma bir şey yapacağını düşündüm. Maktul üstüme doğru geldi, ayaklarına doğru ateş ettim. Öldürme kastım yoktu. Olsaydı arkasından koşardım. Üzgünüm, sadece yol istemiştik” dedi.

Sancaktepe'de 19 Eylül 2021 tarihinde trafikte yol verme meselesi yüzünden tartıştığı kişilere kurşun yağdırarak Halil İbrahim Scholten’ın ölümüne neden olan eski futbolcu Sezer Öztürk'ün de aralarında bulunduğu 3 sanığın yargılanmasına başlandı. Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Sezer Öztürk ve Ömer Genç cezaevinden getirilirken, tutuksuz sanık Duran Genç, hayatını kaybeden Halil İbrahim Scholten’ın ailesi ve taraf avukatları hazır bulundu.

Savunmasına “Eski milli bir futbolcu olarak burada olmaktan duyduğum üzüntüyü dile getirmek istiyorum” diyerek başlayan Sezer Öztürk, “Olay günü arkadaşı Ömer Genç ve ailesiyle birlikte ailecek hayvanat bahçesinden döndüklerini anlatarak, “Arabada benim 3 çocuğum, eşim ve çocuklarımızın bakıcısı vardı. Arka arabada da Ömer’in 2 çocuğu ve eşi vardı. Kiraladığımız eve doğru gidiyorduk. 2-3 arabanın yolu kapattığını gördük. Arabaların kapıları açıktı. Yol isteyince bana, ‘bekle lan’ dediler. 5-10 dakika bekledikten sonra tekrar yol istedim bu sefer bana, ‘Bekle lan Almancı, burası Almanya mı?’ diye küfürler ettiler” dedi.

“Gözü dönmüş insanların çocuklarıma bir şey yapacağını düşündüm”
Öztürk savunmasının devamında, “Almanya’da büyüdüm ama ben Türküm hakim bey, bizde eşin ve çocuğun olduğu yerde küfür edilmez. Biz şerefimiz için yaşarız. Ben söylediklerini hep hazmettim. Çünkü alkollü olduklarını anladım. Biz arabada durdukça üstümüze geldiler. İçlerinden biri arka kapıyı açmaya çalışınca ben arabadan indim. İner inmez biri bana yumruk attı. Bijon anahtarıyla kafama vurdular. Demir çubuklar ve taşlarla vurmaya devam ettiler. Biri üstüme sandalye attı. Çok kalabalıklardı. Ben bunları yaşarken hep çocuklarımı ve eşimi düşündüm” diye konuştu. “Bu kadar gözleri dönmüş şiddete meyilli insanların çocuklarıma da bir şey yapacağını düşündüm” diyen Öztürk, “Ömer ilk önce havaya ateş etti. Biraz geri çekildiler ama yine gelip daha çok vurmaya başladılar. Çocuklarıma bir şey olmasın diye sürekli dua ediyordum. O ana kadar kimseyi öldürmeyi düşünmedim. Allah hiçbir babayı bu pozisyona düşürmesin. Ömer’in kafasına vurduklarını ve Ömer’i yere düştüğünü gördüm” dedi.

“Öldürme kastım yoktu”
Aldığı darbelerle yaralandığını ve hastaneye gittikleri sırada yine yolunun kesildiğini anlatan sanık, “Maktul de oradaydı. Keşke olmasaydı ama niyetleri iyi değildi. Benim hala başım dönüyordu. O kadar çok darbe almıştım ki tek bir darbe daha alsam öleceğimi biliyordum. Üstüme doğru gelen kişilerden birinin belinde silah olduğunu zannettiğim için ayaklarına ateş ettim. Maktul üstüme doğru geldi. Ben ayaklarına doğru ateş edince kaçtı. Koşmaya başladı. Benim öldürme kastım yoktu. Olsaydı arkasından koşardım. Hayatımda hiç suç işlemedim. Üzgünüm, sadece yol istemiştik. Ben size her şeyi içtenlikle anlattım. Üzerimden bir yük kalktı” şeklinde konuştu.

“’Ez, ez’ diye bağırıyordu”
Tutuklu sanık Ömer Genç ise, “Olay anında kalabalık bir grup bize saldırdı. Ben arkadaki arabadaydım. Kalabalıktan birinin Sezer’in eşi ve çocuklarının olduğu arka kapıyı açmaya çalıştığını görünce indim. Başka biri de benim yolumu keserek, ‘Buranın kahramanı sen misin?’ diyerek bana vurmaya başladı. Ben kalçamdan büyük bir ameliyat geçirdiğim için zaten yerden kalkamadım. Eşim beni kurtarmaya çalışıyordu. Çocuklarım yerde ağlıyordu. O an hepimizi öldüreceklerini düşündüm. Kalabalık bir kamyonete bindi. İçlerinden biri de, ‘ez ez’ diye bağırıyordu. Ben kaçmayı başardım ama Sezer tam kendinde olmadığı için ona çarptı” dedi.

“Çocuğum her gece ‘baba’ diye ağlıyor”
Maktul Halil İbrahim Scholten’in dini nikahlı eşi Dilek Özdemir, olay anını görmediğini söyleyerek, “Benim çocuğum her gece baba diye ağlıyor. En ağır cezayı alsın” dedi.

Anne şikayetçi olmadı
Maktulün annesi Güleser Scholten ise mahkeme başkanının, “Şikayetçi misin?” sorusu üzerine, “Neyinden şikayetçi olacağım. Şikayetçi değilim. Allah’a havale ediyorum” dedi. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Sezer Öztürk ve Ömer Genç’in tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma, eksikliklerim giderilmesi için ertelendi.

İddianameden
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Sezer Öztürk'ün "haksız tahrik altında kasten öldürme", "haksız tahrik altında silahla kasten yaralama" haksız tahrik altında mala zarar verme", "zincirleme şekilde silahla tehdit" ve "ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya bulundurma" suçlarından toplamda 17 yıl 10 aydan 32 yıl 9 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor. Diğer sanık Ömer Genç'in ise, "basit yaralama", "haksız tahrik altında kasten öldürme", "haksız tahrik altında silahla basit yaralama, "kasten yaralama", vücutta kasten kemik kırığına neden olacak şekilde kasten yaralama", "genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması" suçlarından 15 yıl 9 aydan 28 yıl 1 aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor. Diğer sanık Duran Genç hakkında ise olay sırasında Sezer Öztürk'ün kafasına sandalye fırlatarak, "silahla basit yaralama" suçunu işlediği gerekçesiyle 8 aydan 2 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.