Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik işgal harekatı devam ederken, özellikle son günlerde Rus ordusunun ne güney cephesinde ne de kuzey cephesinde kazanım sağlayamaması ve durma noktasına gelmesi dikkat çekiyor. Ruslar, kuzey cephesine oranla daha fazla ilerleme sağladığı güneyde dahi, 3 Mart’ta alındığı duyurulan Herson kentinden sonra ciddi bir kazanım gerçekleştiremedi.
Rus ordusunun en önemli hedefi olarak gösterilen Kiev kuşatılamazken, çatışmalar, kentin batı ve kuzeyindeki banliyöler civarında gerçekleşiyor. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy de başkentte kalmayı sürdürüyor. Hatta Zelenskiy, ziyarete gelen Polonya, Çekya ve Slovenya liderlerini Kiev'de ağırladı.
LOJİSTİK SORUNLAR
İngiltere Savunma Bakanlığı raporlarına göre, Rusya, geçen hafta neredeyse hiç ilerleme sağlayamadı. Hatta Ukrayna ordusu, kaybedilen bazı noktaları geri almak için saldırılara başladığını açıkladı.
Söz konusu rapora göre lojistik sorunlar, Rusya’nın Ukrayna işgalinin güç kaybetmesine yol açıyor. Askerlerin ilerlemekte zorluk yaşaması yüzünden, öndeki güçlere gıda ve benzin gibi temel ihtiyaçları ulaştıramadığı ifade ediliyor. Bunun ana nedeni de Rusya'nın yeterli taşıma kapasitesine sahip olmaması. Taşımayı tren hatları üzerinden yapan Rusya, bu hatlar bombalandığında ciddi zorluk yaşıyor. Rusya'nın, sınırın yaklaşık 140 kilometre ötesinden sonra ordusunu destekleyecek sayıda kamyona sahip olmadığı biliniyor. Nitekim mevcut işgal haritası, Rusya'nın bu mesafenin ötesine geçemediğini gösteriyor.
BÜYÜK ASKER KAYBI
Harekatın durmasının bir diğer nedeni olarak, Rusya'nın çok ciddi sayıda askerini kaybetmiş olması gösteriliyor. Ukrayna, 13 bin Rus askerinin öldürüldüğünü duyurmuştu. Gerçek rakam bundan düşük olsa da, bu ciddi bir kayba işaret ediyor. ABD'nin Irak'ta kaldığı 8 yıl boyunca toplam 4 bin 431 asker kaybettiği düşünüldüğünde, durumun ciddiliği daha net anlaşılıyor. Rusya'nın yaklaşık 24 bin askerinin de yaralı olduğu tahmin ediliyor.
Rusya'nın, bu kayıpları karşılamak adına duraksadığı ve işgale devam etmek adına yeni asker gönderme hazırlığında olduğu da iddialar arasında. Ancak bu kadar çok Rus askeri kaybının, ülke içinde büyük rahatsızlık yaratacağı tahmin ediliyor. Nitekim Suriye'den bölgeye binlerce savaşçı gönderilmesi gündemde. Ayrıca Çeçen savaşçılar da Rusya tarafından kullanılıyor.
BU DURMANIN SONUCU NE OLACAK?
Ukrayna, bu şekilde zaman kazanarak ülkeye Batı’dan yeni silahlar gönderilmesini sağlıyor. Nitekim Rusya bu konuda ciddi rahatsızlık içinde ve gönderilen silahların meşru hedef olacağını açıkladı. Ancak silah yardımı, önümüzdeki dönemde artacak. Son olarak ABD Başkanı Joe Biden, Ukrayna’ya yönelik 1 milyar dolar değerinde askeri ekipman sağlayacağını duyurdu. Bu ekipman içinde SİHA’lar da yer alıyor. Ayrıca Ukrayna’nın direnişindeki başarısı, hem Ukrayna ordusu için bir moral üstünlüğü, hem de dış yardımların ve yaptırımların daha kararlı olmasını sağlıyor.
NÜKLEER TEHDİT İHTİMALİ!
Rusya’nın sahada istediğini alamaması, bazı endişe verici senaryoları da akıllara getiriyor. ABD Savunma Bakanlığı İstihbarat Ajansı Direktörü Scott Berrier, Rusya ordusunun Ukrayna’daki direnişi kıramaması durumunda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in nükleer silah kullanma tehdidinde bulunabileceğini ifade etti. Berrier, “Bu savaş ve onun sonuçları Rusya’nın konvansiyonel gücünü yavaşça zayıflattıkça yüksek ihtimalle Rusya, hem içerideki hem dışarıdaki gözlere güç göstermek için nükleer caydırıcılığa sırtını dayayacak” değerlendirmesinde bulundu.
ACIMASIZLIĞI TAŞIDILAR!
Ukrayna'nın Lviv kentinde belediye meclisinin önündeki ünlü Rynok Meydanı’na Rusya'nın 24 Şubat’tan bu yana düzenlediği saldırılarda ölen 109 çocuk için 109 boş bebek arabası bırakıldı. Bebek arabalarını gören vatandaşlar gözyaşlarını tutamazken, Ukraynalı anne Katerina Babadzhanova, “Çocuklar bizim ulusumuzun geleceği, kalbi ve ruhu. Çocukları öldürülen annelerin canı yanıyor. Tüm dünyanızın yıkılması oldukça korkutucu ve üzücü. Çocuğunuzu korumak istiyorsunuz. Çocuğunuz için huzurlu bir gökyüzü ve en iyisini istiyorsunuz” dedi.
İNGİLİZ BAKANI ‘İŞLETMİŞLER!’
İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace, kendisini Ukrayna Başbakanı Denys Shmihal olarak tanıtan bir kişinin “kurbanı” olduğunu açıkladı. Wallace, Ukrayna Başbakanı olduğunu iddia eden “sahtekarla” yaklaşık 9 dakika konuştuğunu belirterek “Birkaç yanıltıcı soru sordu ve şüphelendikten sonra aramayı sonlandırdım” dedi. Görüşme talebinin, Wallace'a, Ukrayna devleti uzantılı bir e-posta kanalıyla yapılması nedeniyle bunun bir hacker tarafından gerçekleştirildiği düşünülürken, sahtekarın nasıl güvenlik aşamalarını geçerek kendisiyle görüşebildiği konusunda soruşturma açıldı. Shmihal ise olaya esprili bir yorumda bulunarak “Bakan Wallace, bir dahaki sefer, konuşmaya başlamadan önce ‘palianytsia’ kelimesini söylemesini isteyin” dedi. Ukrayna’ya özgü bir ekmek olan “palianytsia” kelimesini sadece Ukraynalıların doğru telaffuz edebildiği ve genelde Rusların bu kelimeyi söyleyemediği biliniyor.
Öte yandan, İngiltere İçişleri Bakanı Priti Patel de aynı olayı kendisinin de yaşadığını söyledi. 2018’de İngiltere Başbakanı Boris Johnson da, dışişleri bakanıyken Ermenistan Başbakanı olduğunu zannettiği bir kişiyle telefonda görüşmüştü.
İLTİCA TEKLİFİNİ REDDETTİ
Rusya'da devlet kanalı Kanal 1’de canlı haber bülteni sırasında "Savaşı durdurun. Savaşa hayır!" pankartı açması nedeniyle gözaltına alınıp 30 bin ruble para cezasına çarptırılan kanal çalışanı Marina Ovsyannikova, Fransa'nın iltica teklifini reddettiğini açıkladı. Alman “Der Spiegel”e konuşan Ovsyannikova, Fransa’nın iltica teklifini reddedeceğini belirterek “Ülkemizden ayrılmak istemiyorum. Ben bir vatanseverim, oğlum benden daha da çok vatansever. Hiçbir yere gitmek istemiyoruz” dedi. Serbest bırakılmasına rağmen, daha fazla kovuşturma ile karşı karşıya kalma riski ve yeni yasalar uyarınca yıllarca hapis cezasına çarptırılma riski bulunan Ovsyannikova, Kanal 1'den de istifa ettiğini söyledi.
‘ABD İLE ÇİN SORUMLULUK ÜSTLENMELİ
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Rusya-Ukrayna savaşı hakkında ABD Başkanı Joe Biden ile video konferans yoluyla yaptığı görüşmede, Pekin ile Washington'un dünya barışı için "sorumluluk üstlenmesi" gerektiğini söylediği bildirildi. Çin devlet medyasına göre, Şi, görüşmede “Ülkeler savaşacak noktaya gelmemeli. Savaş ve çatışma kimsenin yararına değil. Uluslararası toplum en çok barış ve güvenliği korumalı” dedi. Ukrayna’da yaşanan krizi görmezden gelemeyeceklerini belirten Şi, “Barış ve güvenlik, uluslararası toplumun en değerli hazineleridir. Gerekli uluslararası sorumluluklarımızı omuzlamalı ve dünya barışı ve huzuru için çaba göstermeli" ifadesini kullandı.
ENKAZDAN 130 KİŞİ ÇIKARILDI
Rusya'nın Ukrayna kentlerine yönelik saldırıları sivil yerleşim yerlerini etkilemeye devam ederken, abluka altındaki Mariupol’de umut verici bir haber geldi. Ukrayna İnsan Hakları Ombudsmanı Lyudmyla Denisova, Mariupol’de geçen çarşamba günü hava saldırılarının hedefi olan ve binden fazla kişinin sığındığı tiyatro binasının enkazından 130 kişinin kurtarıldığını, kurtarma çalışmalarının sürdüğünü söyledi.
16 Mart'ta, şehirdeki en büyük sığınak olan tiyatro binasının Rusya'nın bombardımanının hedefi olduğu duyurulmuştu. Halen saldırının boyutları bilinmese de, İtalya Kültür Bakanı Dario Franceschini, binanın yeniden yapımını üstlenmek istediğini duyurmuştu.
Öte yandan Ukrayna'nın başkenti Kiev'e yönelik saldırılar da kesilmiyor. Kiev'de yetkililer, Rus işgalinden bu yana kentte 60 sivil ve 4 çocuk da dahil, 222 kişinin hayatını kaybettiğini söylüyor.
Rus güçlerinin, Ukrayna'nın batısındaki Lviv kentinde de, havaalanı yakınlarındaki bir uçak bakım tesisini de hedef aldığı belirtildi. Rusya Savunma Bakanlığı ise, önceki gece biri Bayraktar olmak üzere en az 6 Ukrayna dronunun düşürüldüğünü açıkladı.
Önceki gece ulusa seslenen Ukrayna Devlet Başkanı Volodomir Zelenski ise Rusya'nın Kırım'ı ilhak ettiği ve ayrılıkçıların Donbas'ı ele geçirdiği 2014 yılına dikkat çekerek, "Artık farklı bir ülkeyiz" dedi.