Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda milletvekillerine bilgi verdi. Küresel salgının üretim ve tedarik konusunda azalmaya yol açtığını belirten Kavcıoğlu, “Salgın tedbirleri nedeniyle gerek gelişmiş gerek gelişmekte olan ülkelerde hizmet sektörü olumsuz yönde etkilenmiştir. Salgın tedbirleri nedeniyle hizmet sektörünün emek yoğun özelliği salgın döneminin istihdam açısından maliyetinin 2008 finansal krizinin çok ötesinde olmasına neden olmuştur. Salgın döneminde ülkeler kamu harcamaları finansal destekler ve teşviklerle ekonomilerini desteklediler. İtalya ve Almanya gibi bazı ülkelerde maliye politikasının yanı sıra sermaye, kredi ve diğer likidite şeklindeki desteklerin daha çok kullanıldığını söyleyebiliriz. Türkiye’nin sağladığı likidite desteği gelişmekte olan ülkelerin çok üzerinde iken, gelişmiş ülkelerin seviyesine yakındır” ifadelerini kullandı.

Kavcıoğlu, şöyle konuştu:

“İlk çeyreğe ilişkin büyüme verileri, 2021 yılı ilk çeyreği itibariyle ülkemizin büyümedeki performansının devam ettiğini göstermiştir. Bu dönemde iktisadi faaliyetleri sınırlayıcı etkilerine rağmen gücünü korumuştur. Milli gelir yıllık bazda 7.2, çeyreklik olarak 2.2 büyüme kaydetmiştir. Harcama yönünden, ilk çeyrekte yıllık büyümenin sürükleyicisi yurt içi talep olurken, ihracatın yıllık büyümeye katkısı 1.1 ile 2019 yılı üçüncü çeyreğinden bu yana ilk kez pozitif gerçekleşmiştir. 2021 yılı ikinci çeyreğinde baz etkileri nedeniyle ülkelerin çoğunda çift haneli büyüme oranları görülmüştür. Türkiye 2021 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2.7 oranında büyüyerek 2021 yılında da güçlü büyüme önceliğini sürdürmüştür. Aşılamanın hızlanması, küresel ekonomideki toparlanma sürecini desteklemiştir. Türkiye’de ve tüm dünyada aşılama rakamlarının artmasıyla salgın tedbirlerinin kademeli olarak kaldırılması dış talebin iktisadi faaliyetlere katkısını arttıran önemli faktör olmuştur.”

Enflasyona yönelik olarak ise Kavcıoğlu, “Son dönemde dünya genelinde enflasyonda artış görülmektedir. Üretici fiyatlarında artış görülürken, üretici fiyatları ile tüketici fiyatları arasında fark ulaştığı yüksek seviyeleri korumaktadır. Bu gelişmede küresel ekonomide süregelen toparlanma ile güçlenen talep. Emtia ve hizmet fiyatlarındaki yükseliş ile tedarik zincirlerinde görülen bozulma etkileri olmaktadır. Birçok merkez bankası enerji fiyatları, salgın sonrası açılmaya bağlı olarak bazı sektörlerde görülen fiyat artışlarının, talep kompozisyonundaki normalleşme, arz kısıtlamalarının hafifleme, baz etkisinin devreden çıkmasıyla geçici olacağını değerlendirmektedir” dedi.

Türkiye’nin gelişmekte olan ülkelerle kıyaslandığında kamu ve hane halkı borçluluğu konusunda iyi bir noktada olduğunu söyleyen Kavcıoğlu, reel sektördeki nispeten daha yüksük oranların görüldüğünü ifade etti.

Kavcıoğlu, Merkez Bankası rezervi konusunda, “Bu hafta açıklanacak rezerv rakamımız 123,5 milyar dolar seviyesine yükselmiştir. Önümüzdeki dönemde Merkez Bankası olarak para politikasının aktarım mekanizmasını kuvvetlendirmek amacıyla rezerv birikiminin devamını amaçlamaktayız” bilgisini verdi.