Ülkemizde koşullar kötü diye başka bir ülkeye gitmek de neyin nesi sevgili dostum! Elbette eğitim için, dil için, medenileşmek ve dünya görgüsü edinmek için başka kültürlerle içli dişli olacağız...

Ama ülkesini beğenmeyip en kolaycı yönteme başvurup İtalya'ya mı gitsek, Fransa'ya mı gitsek, kaçıp kurtulsak demek de neyin nesi? Türkiye'de beyin göçü meselesi elbette tersine dönecek sevgili dostum; umutluyuz çünkü...Gidenler için söylenecek tek söz, hiçbir ağaç, kendi kökünün dışında tam potansiyeline ulaşamaz. Bu topraklar, büyük büyük babalarımız ve annelerimiz tarafından büyük bedeller ödenerek elde edildi ve korundu. Esir olmaktansa ölmeyi tercih eden insanlardı bunlar. Ya istiklal ya ölüm! diyen liderler öncülüğünde hem de... Şehadet şerbetini kutsal bir dava uğruna içmiş insanlardan bahsediyoruz sevgili dostum! Öyle kolayca vazgeçmek yok! Gitmiyoruz başka bir yere! Yolunda gitmeyen işleri değiştirecek olan bizleriz. Gerçekleri haykırarak, kırmadan dökmeden özgürce, doğruları tatlı tatlı anlatarak sabırla ve gayretle çalışarak yol alacağız elbette...Gerçeği  örtmeye çalışan şüphe tacirlerinden uzak durarak yapacağız ne yapacaksak...Çünkü sevgili dostum; en tehlikeli yalan, içine doğru karışmış olan yalandır. Biliyoruz ki, çok sık tekrarlandığı için bir şey doğru olamaz. 

Velhasılı kelam sevgili dostum; gerçekleri bilimsel yöntemlerle araştırarak, sorunlara kafa yorarak el birliğiyle çalışarak vatanın ve milletin itibari için ve yaşadığımız toprağa borcumuzu ödemek için buradayız! Başka bir yere gitme niyetimiz de yok...!