AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş Habertürk'te gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Numan Kurtulmuş, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) görev yaptığı iddia edilen terör örgütü bağlantılı personellerle ilgili başlatılan özel teftişle ilgili de konuştu.
Kurtulmuş, konuyla ilgili açıklamasında, "İBB Başkanı ya da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına açılmış bir soruşturma yoktur" dedi.
Kurtulmuş,"Büyükşehirde çalışan terör örgütleriyle irtibatlı, iltisaklı olduğu iddiasıyla bazı isimler tespit edilmiştir. Bu isimlerle ilgili bir tahkikat yapılacaktır. Belediye Başkanı'nın şahsıyla ilgili bir soruşturma değildir." ifadelerini kullandı.
İçişleri Bakanlığı, terörle bağlantılı kişileri işe aldıkları gerekçesiyle İBB hakkında özel teftiş başlattı. Gündemin ilk sırasına oturan gelişme sonrası Ekrem İmamoğlu, yaşanan bu duruma, "Süreç akıllara zarar, teftiş başlatma biçimi tweetle olmaz. Eğer netleşmişse, tut kulağından götür hapse. Böyle bir sürecin uygulanması akıllara zarar. 557 terörist tespit ettim diyorsun, sonra da teftiş başlatıyorsun. Bu işin prosedürü bellidir ancak şahsi çıkarların, devlet adabının önüne geçtiğini görüyor.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ise bir basın açıklaması yaptı. İhbarlar aldıklarını belirten Soylu, "Bu siyasi değil, güvenlik meselesidir." dedi.
Gelişmelerin ardından teftiş nedeniyle belediyeye kayyum atanabileceği, İmamoğlu'nun görevden alınabileceğini gibi iddialar ortaya atılmıştı. AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, dün akşam Haber türk TV canlı yayınında gazeteci Mehmet Akif Ersoy'un gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
Özel teftişle ilgili de konuşan Kurtulmuş, "Burada Büyükşehir Belediye Başkanı ya da Büyükşehir Belediye Başkanlığına açılmış bir soruşturma söz konusu değildir. Büyükşehir'de ya da şirketlerinde çalışan terör örgütleriyle irtibatlı, iltisaklı olduğu iddiası olan bazı isimlerin tespit edildiği söyleniyor. Ve bu isimlerle ilgili bir tahkikat, bir teftiş yapılacaktır. Yoksa bu kurumsal anlamda belediyenin ya da belediye başkanının şahsıyla ilgili bir soruşturma değildir. Bir kere bunu böyle görmemek lazım.
Devletin, ister belediye olsun, ister diğer kamu kurum, kuruluşları olsun, burada çalışan vatandaşlarımızın devlete sadakat prensibi içerisinde çalışması bütün demokratik devletlerde aranan bir koşuldur. Yani hem devletin, kamunun kurum ve kuruluşlarında çalışacak ama Türkiye'de devleti yıkmaya çalışan ya da rejimi değiştirmeye çalışan bir takım terör gruplarıyla irtibatlı, iltisaklı olacak. Bunu dünyanın hiçbir demokratik ülkesi kabul etmez." değerlendirmesinde bulundu.