Dolar, euro ve altın tekrar yükselir mi? Otomobil fiyatları tekrar düşer mi? Gıda fiyatları ucuzlar mı? Erken seçim olacak mı? Döviz ve altın operasyonunda kimler zengin oldu? Dövize müdahale, bir oyunun parçası mı? gibi sorulara cevap arayan tartışmaların yapıldığı Türkiye gündeminde, birileri bunları mevzu yapıp tartışadursun; biz başka mevzulara odaklanalım dedik, sevgili dostum!

Hayatı anlamlandırma ve ona bir değer yükleme konusunda, bugünlerde kafalar iyice karışık...!Siyasetçisinden ilim erbabına, hemen her kesimde, ahlâk, akıl ve özgür irade ve acı ile sıkıntı çekmek sürekli  gözardı edilmekle kalmıyor; sadece herkes kendi tezini desteklemek için dini referanslara başvuruyor; olduğu gibi...

Hani vardır ya, konuşma dilinde ve halk kültüründe; şeytan gibi bir adam veya Şam şeytanı; melek gibi çocuk veya melek gibi bir kadın, melek gibi bir insan! İşte bu kavramları, tam da bu dönemde hatırlamakta yarar var...

İyi huy veya karaktere, kişiliğe sahip, çok temiz, yardımsever ve anlayışlı kişileri,  melek gibi bir insan olarak adlandırırken, bir insan veya insan grubunun içinde bulunan kötü düşünceli, kötü niyetli, zekâsını  kurnazlığa kullanan, insan ilişkilerinde bulaşılmaması gerekenler için de şeytan gibi bir insan tanımlaması geçerli...

İnsanların yaşadığı esas kriz, ne siyasal ne de ekonomik krizdir sevgili dostum! Esas kriz, maneviyat krizidir; samimiyet ve güven krizidir...Hayata anlam katan, güzellik katan her ne varsa ha bire bastırılıyor acımasızca...İnan diğer krizler hep sonra gelir ve üstelik de insan aklıyla çok kolay çözülebilir! Sana güveniyorum, sen bizim adamımızsın, iyi bildiğimiz insansın gibi cümleler o kadar az telaffuz ediliyor ki, anlatamam...Dinginliği, sükuneti ve o çok aranan huzuru bir türlü ibadethanelerin dışına çıkaramıyoruz, hayatın içine monte edemiyoruz. Bilgenin dediği gibi, insan insanla dertleşir; muhabbet eder; hasbihal eder; içini döker, boşaltır; ferahlar...Açıkçası, insan insanın zehrini alırken, gel gör ki, insan insana zehir kusuyor artık; onu boğmak ve yok etmek istercesine...Varlığın ve nimetin bol olduğu bir ortamda, yokluklar, esasında zihinlerde dolaşıp duruyor! Insan evladı olarak düşünerek, maddi ve manevi temizliği, arınmayı bir türlü aklımıza getiremediğimiz gibi beceremiyoruz da...

Velhasılı kelam sevgili dostum; Musa'nın asası gibi güç ve otoriteyi elinde tutanlar ve temsil edenler, kötü insan imajı vererek, bencilliğin zirvesinde dolaşan ve sadece kendileri için yaşayanlar, yaşayan ölüden başka bir şey değillerdir aslında...!