Geçenlerde
Akademisyenlerin,
İdari bir kadro olan
Genel Sekreterlik makamına,
Atanmalarını ağır bir dille eleştirmiştim…
Paraya tamah için
Böyle bir uygulama yapıldığını
Söylemiştim…
Bu yazımdan sonra
Yazımı tebrik eden ve eleştirenler olmuş,
Beni telefonla arayanlar olduğu gibi
Mesaj çekenler
Ve
Sosyal medyadan yazanlar olmuştu…
Ama
Çok saygı duyduğum
İki kişi,
Telefonla arayıp, beni eleştirmişti…
İlki,
Rahmetli eşi
Nuriye Sevinç ile birlikte
Karayollarında
Mühendis olarak çalışan
Osman Necip Sevinç Başkanım,
Trabzon’un birçok projesine imza atıp,
Adlarını
Ölümsüzler arasına yazdırmıştı…
Daha sonra
Osman Necip Sevinç
Trabzon
Belediye Başkan Yardımcısı olmuş,
Hizmetlerine
Öyle devam etmişti…
İşte
Yazılarımı takip eden
Çok değerli başkan Osman Necip Sevinç,
O yazımı okuyan kızının
Çok üzüldüğünü belirterek,
Kızının hocası olan
Rahmetli
Prof. Dr. İbrahim Demir’in
İTÜ Genel Sekreterliği makamını
Paraya tamah ettiğinden değil,
Sayın Rektörü
Kıramadığından kabul ettiğini, söylemişti…
Bu yazımda
Sanki rahmetli hocanın
Paraya tamah ettiğinden dolayı
Bu görevi,
Kabul ettiğini anladığı için üzüldüğünü belirtti…
Ve
İkinci olarak önem verdiğim
Çok değerli,
Prof. Dr. Ali Çelik Hocamda
Yine
Bu yazımı eleştirip,
Paraya tamah edildiği için değil
İdari kadro olan
Genel Sekreterlik makamına,
Başka sebepler için
Akademisyenlerin atandığını,
KTÜ örneğini vererek, bana anlatmıştı…
KTÜ’ye,
Rektör olarak atanan
Prof. Dr. Türkay Tüdeş Hocanın
Zamanından beri hep,
Genel Sekreterlik makamına
İdari değil,
Akademisyenler atanmış
Ve
Bu kaide sürekli böyle devam etmişti…
Peki, bu neden böyle?
Prof. Dr. Ali Çelik Hocama göre
Üniversitenin
Ve
Akademik kadronun başı olan
Rektörle,
İdari kadronun başı olan
Genel Sekreterlik makamı çakılı kadro olduğundan
Bazı kararlarda ters düşüyordu…
Yani
Rektör bazı kararları
Uygulamak için
Genel Sekreterlik makamını aşamıyor,
Ters düştüğü
Genel Sekreteri görevden alamıyordu…
Bazı zaman Genel Sekreter
Rektörün kararlarına muhalif oluyor,
Bu da
Üniversitede çok başlılık meydana getirebiliyordu…
Tek adam olmak isteyen Rektör,
Kararlarını
Sorgulayan birini istemiyordu…
İdari bir kadro olan
Genel Sekreterlik makamına
Bir akademisyen atandığında asil olamıyor,
Bunu da
Vekâleten atamayla çözüyorlardı…
Vekâleten atanan
Kim olursa olsun rektörün kararlarını
Sorgulayamıyor,
Sorgulayan olursa da
Vekâleti kaldırıp,
Başka birini tekrar vekâleten atamayla
Bu sorunu çözüyorlardı…
Sayın Hocam Prof. Dr. Ali Çelik,
Paranın değilde,
Bu görüşün daha önemli olduğunu, belirtiyordu…
Bende
Bu görüşe aynen katılıyorum…
Sonuç olarak,
Başkanım Osman Necip Sevinç’in
Sevgili kızının
Hocası olan rahmetli Prof. Dr. İbrahim Demir’i
Kesinlikle tenzih ederek,
Paraya tamah edildiği için bu görevin
Kabul edildiğini,
Akademisyenlerin asli görevi olan
Araştırma
Ve
Derslere yoğunlaşması gerektiğini, söylemiştik…
Eğer
Yalnızca para için bu görevi
Kabul ediyorlar gibi böyle bir anlaşılmaya
Meyil vermişsek,
Okuyucularımdan ve
Çok değerli kızımızdan özür dilerim…
Bizim amacımız
Genelleme yaparak,
Yanlış uygulamaların düzeltilmesini
Ve
İdari bir kadro olan
Genel Sekreterlik makamına
Asil
Bir atama yapılmasını sağlamak…
Elbette,
Rektörlerde eleştirilecek,
Yanlış uygulamaları yüzüne söylenecek…
Yoksa
Ne yazık ki
Son zamanlarda artan,
Tek adamlık sevdası her yere sıçrar
Ve
Demokrasinin temeli olan
Hukuk Devleti,
Kuvvetler Ayrılığı ilkesi dumura uğrar…
Bu,
Böyle bilinsin…