İnsanlık alemi, gerçekten farklı bir alemdir sevgili dostum!
Otoritenin ne dediğine değil, temiz vicdanın ne dediğine bakar. İnsanoğlu tektir aslında! Politikacılar ve din adamları insanları birbirine düşman ederler. Aptallar bunlara inanarak, savaşır; ölür ya da öldürür... Bilge adam her ne kadar, "hareketlerinize dikkat edin, alışkanlıklarınız haline gelirler. Alışkanlıklarınıza dikkat edin, karakteriniz olurlar. " dese de, dünya liderleri sırf siyasi egoları ve ülkelerinin kırmızı çizgilerini korumak için savaş naraları atmaya devam ediyorlar. Deneyimsiz devlet adamlarının, askeri güçleri olmamasına rağmen ekranlardan süper devletlere meydan okuması ne yazık ki, ülkelerini de felakete sürüklüyor. Açıkçası, seçilmiş olmak demek meydan okumak demek olmadığını ancak kaybedince anlıyorlar...
Aman dikkat sevgili dostum! Önce inancınızı elinizden alıyorlar; sonra sizi, durumunuzu değiştirmeye gücünüz olmadığına ikna ederek pasifize ediyorlar. Oysa her şey, hayal etmeyle ve bir şeye inanmayla başlıyor...
Şöyle derin bir nefes alın ve zihninizi sakinleştirmeye çalışın önce! Nihayetinde, insanı öldürmeyen şey, ona güç veren şeye dönüştürüyor. Elbette hayat, bir kurdeleye bağlı bir hediye olarak önümüze sunulmuyor; ama yine de bize sunulmuş degerli bir hediye olduğunu unutuyoruz. Ruh halimiz, hareketsiz ve miskince bir yaşamı hareketli bir yaşama tercih etmeden duramıyor... İnsan, sosyal bir varlık olarak, kıyıda köşede bırakılmayı hak etmiyor bir türlü...İnsan kendini nasıl hissediyorsa hissetsin, kalkıp hazırlanmalı ve ortaya çıkabilmelidir. Her gün dışarı çıktığınızda göreceksiniz ki, mucizeler her yerde sizi bekliyor.
Bilgenin dediği gibi, "hayata hazırlanmaya o kadar vakit harcıyoruz ki, hayatımızı yaşamaya vakit bulamıyoruz." Yarınımızı o denli düşünürken, bugünün elimizden kayıp gittiğini farketmiyoruz bile! Oysa hayat, geçmişle ya da gelecekle değil, şimdiki zamanda yaşanıyor...
Hepimiz başlangıçta mutlu çocuklardık; ama sonraları, yalnızca cesaretsizlik sarıp sarmaladı bizi...Açlıktan söz etmiyoruz elbette; insan buna katlanabilir; ancak umudu kalmamışsa ve eğer yapacak bir şey bulamazsa işte o zaman hiçbir şeye katlanamıyor...!
Çocukluktan sıkılan insanoğlu, büyümek için acele etse de, sonunda sıkılıp çocukluğuna özlem duyuyor; o yıllara hasretle bakıyor...Böyle bir ruh hali sarmış işte!
Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayanlar, sonra hiç yaşamadan ölüp gidiyorlar. Bu hayatın değişmeyen gerçek döngüsü işte..!
Velhasılı kelam sevgili dostum; hayat adil değildir; fakat yine de iyidir. Kıymetini bilmek şart! Birilerinden nefret ederek zaman harcayanlar için ömür çok kısadır. Her şeyi çok ciddiye alan insanlar, gün gelince düşündüğü kadar önemli olmadığını anlayınca büyük bir şok yaşıyorlar.
Zaman, her şeyin ilacıdır; biraz da zamana zaman vermek gerekiyor galiba..!
Ve lâkin bilgelik yetmiyor; cesaret de gerekiyor...
Herkes, bir şeye sahip olmanın peşinde koşadursun, sen, lâyık olmaya çalış sevgili dostum; lâyık olmaya çalış! Korkma, ölene kadar yaşarsın yani...!
