İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuştu.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya tepki gösteren Akşener, “Laf var, icraat zero. İçişleri bakanları dedikodu yapmaz muhterem, bizim üzerimizden makamını muhafaza etmek için atraksiyon yapıyorsun ama seninle ilgilenmiyoruz” ifadeleri kullandı.
Furkan Zıbıncı tarafından öldürülen Şebnem Şirin’i hatırlatan Akşener, “İstanbul Sözleşmesi hayat kurtaracağını bildiğimiz için yaşatır diyoruz. İstanbul Sözleşmesi adım adım geliyorum diyen cinayetleri önleyen bir sözleşmedir” dedi.
Akşener'in konuşmasından satır başları:
* Türkiye’de kadın olmanın zor olduğu günlerden geçiyoruz. Bugün bir kadının istediği saatte, istediği yerde olması zor.
* İstediği işi yapması zor. İstemediği kişiyle evlenmemesi zor. Bugün bir kadının hayatta kalması bile artık zor.
* Ülkemizde her gün başka bir kadın bu zorluklarla mücadele ederken hayatını kaybediyor. Daha geçen hafta Şebnem kardeşimiz öldürüldü.
* Kadın ayrılmak istediğinde saldırıya uğruyor, ‘hayır’ dediğinde cinayete kurban gidiyor. Çünkü Türkiye’de kadın ‘hayır’ dediğinde onun iradesini koruyacak olan yok.
*Kadınlar sadece fiziksel değil psikolojik şiddetin de kurbanı oluyor. ‘O saatte orada ne işi var, onun psikopat olduğundan haberi yok muydu?’ deniliyor.
“İSTANBUL SÖZLEŞMESİ YAŞATIR”
* Biz bu yüzden bıkmadan usanmadan İstanbul Sözleşmesi Yaşatır diyoruz. İstanbul Sözleşmesi adım adım geliyorum diyen cinayetleri önleyen bir sözleşmedir.
* Şiddete meyilli olanları toplumdan ayıklayıp, kadınları koruyan bir sözleşmedir.
* Ülkeyi yönetenler hiç utanmadan İstanbul Sözleşmesini yırtıp attılar. Bu ülkenin kadınları yerine birkaç Taliban kafalının aklına uymayı tercih ettiler. 21. yüzyılda Türkiye’yi yöneten şu zihniyete bakar mısınız?
* Ülkemizde bugün kadına şiddetin en büyük dayanağı İstanbul Sözleşmesi’ni kaldıran sizlersiniz.
* Kadına şiddet uygulayan ruh hastaları, kadın katilleri sizinle gurur duyuyor olabilir, tacizciler, ahlaksızlar sizinle gurur duyuyor olabilir.
* Şunu bilin ki bu ülkenin kadınları, gençleri sizinle gurur duymuyor. Bizler, bu ülkede azınlık değil çoğunluğuz. Ölçmez isterseniz sandık orada.
* Yetkiyi aldığımızda daha çayım masaya gelmeden İstanbul Sözleşmesi imzalanmış ve en keskin bir şekilde uygulanır olacak.
AKŞENER’DEN HDP ÇIKIŞI
* Geçen hafta Siirt ve Batman’daydım. Bizim ziyaretlerimizi artık havuz medyası da yakından takip ediyor.
* AK Parti ve küçük ortağı bizim ziyaretlerimizden rahatsız. Millet bizi çağırıyor onları da kaşıntı tutuyor. Bizim bu ziyaretlerimizi kendilerince baltalamak için her yolu deniyorlar.
* Gün geliyor para verip slogan attırıyorlar, gün oluyor bizimle konuşan vatandaşlarımıza bile tebelleş oluyorlar. Havuz medyası da bunları çekmek için ortamda hazır bulunuyor.
* Bu sefer değişik bir şey oldu. Siirt’te her zaman ki AK Parti atroksiyonu dışında bu defa bir HDP çalışanı ziyaret ettiğimiz bir esnafa gelip ‘Burası Kürdistan’ dedi.
* Birden İçişleri Bakanı ve küçük ortak mensupları feveran etmeye başladı.
* Nasıl olur da ‘Burası Kürdistan’ dermiş. Neye şaşırıyorsunuz? Bu kişi bir HDP çalışanı. Biz aylardır ne diyoruz?
* ‘HDP’yi PKK’yı yanında konumlandırıyoruz’ diyoruz. HDP, PKK ile arasına mesafe koymalıdır diyoruz.
* Kürdistan söylemi terör örgütünün. Bu durumda bizim için şaşırtıcı bir yanı yok.
* Cumhur İttifakı mensupları sırf bize saldıracaklar diye PKK’nın ajandasını Türkiye’nin gündemine taşıdılar.
* Siirt’teki Kürdün gündemi yoksulluk, işsizlikken bunlar onu konuşacaklarına Apo’nun gündemini konuşuyorlar. E mektup kardeşliği var ne yapalım, elbette öyle olacak.
* Batman’daki vatandaşımız geçim derdindeyken bunlar hamaset peşinde koşuyorlar.
* Kaç gündür PKK’nın söylemini gündeme getiren iktidar mensupları.. İnanamıyorum böyle bir akılsızlığa.
* Sayın Bahçeli ile Sayın Öcalan arasındaki mektup arkadaşlığını zaten biliyorduk da, Sayın Soylu’nun da bu sistemin paydaşı olduğunu bu olayla öğrenmiş olduk.
“KAFAMI KESİN DE GÖRELİM”
* Biz bugüne kadar ne Sayın Bahçeli’ye ne MHP mensuplarına hakaret edecek, iftira atacak tek bir sözün sahibi olmadık.
* Sadece bir fikrin temsilcisi olduğu iddia edilen o yapının, o fikre duyduğumuz saygıdan, saygılı davrandık. Onlar bu saygıyı asla göstermedi.
* Kabadayılık yapan tosunlara sesleniyorum; 2011’i hatırlayın. Ne yaşandı bu ülkede, Sayın Bahçeli’ye ne dendi bu ülkede… Elinize Zülfikar verilmişse gelin kafamı kesin de görelim.
“İÇİŞLERİ BAKANI DEDİKODU YAPMAZ”
* AK Parti’nin havuz medyası verdiğim yanıtı yetersiz buldu, İçişleri Bakanı konuşana kadar MHP’den tık yoktu, İçişleri Bakanı konuştu bu arkadaş dedikodu yapıyor.
*İçişleri Bakanlığı dedikodu yapmaz. Bizim üzerimizden makamını muhafaza etmek için atraksiyon yapıyorsun ama seninle ilgilenmiyoruz.
“BURASI KÜRDİSTAN’ TARTIŞMASI”
* Bir de bu arkadaşlar verdiğim cevabı yeterince sert bulmamış. Onlar istedikleri dümeni çevirsinler biz milletimizle buluşmaktan vazgeçmeyeceğiz.
* Onlar istedikleri kadar milletimizi bölmeye çalışsınlar, biz birleştirmeyi sürdüreceğiz. Biz bu ülkede Kürt ile Türk’ün karşı karşıya getirilmesine paydaş olmayacağız.
* AK Parti, küçük ortak ve HDP duyulmasını istemiyor olabilir ama mesela lokanta işleten Siirtli esnaf kardeşim, yağın artan fiyatından bahsediyor.
AKŞENER ÖZÜR DİLEDİ
* Az önce konuşurken ‘Sayın Öcalan’ demişim. Sizden ve milletimden özür dilerim. Aklımın ucundan geçmez bebek katiline sayın demek.
* Dünyanın en güzel coğrafyasında, en bereketli topraklarında yaşıyoruz. Tarım ve hayvancılık bizim en büyük zenginliğimiz. İktidar, çiftçimize pandemi döneminde bile sahip çıkmadı.
* Tarım sektörünü de sahipsiz bıraktı. AK Parti’nin tarım politikası adeta bir tutarsızlık politikasına dönüştü.
* Dünyada lider olduğumuz fındıkta hükümetin açıkladığı 26.5 liralık fiyat üreticinin maliyetinin bile altında kaldı. Yabancı bir firma çıktı fiyatı 25 liraya çekti. İktidar oturup seyretti.
* Buğday, arpa, mercimek ve nohut içinde aynı şeyler geçerli. Ellerini vicdanlarına koyup çiftçimizin halini bir türlü görmediler.
“İŞTE SİZE BÜYÜK EKONOMİST SAYIN ERDOĞAN’IN VİZYONU”
* Sayın Erdoğan geçen Ekonomi Reform Paketi’ni açıkladığın günden bu yana ne oldu?Merkez Bankası görevden alındı, Hazine ve Maliye Bakanını gören yok. Enflasyon aldı başını gidiyor.
* Hakkını yemeyelim dünyada bu akıl dolu stratejiyi uygulayarak fiyat istikrarını bir kenara koyuyoruz diyen başka ülkelerde var. Mesela Venezuela, Arjantin, İran, Sudan, Lübnan, Etiyopya ve Angola. Listenin güzelliğine bakar mısınız?
* İşte size büyük ekonomist Sayın Erdoğan’ın ekonomi vizyonu. Kıskananlar çatlasın… Sayın Erdoğan görüyorum ki okulda bazı branş derslerini kopya ile geçmişsin.
* O nedenle sorumlu siyaset anlayışımız gereği ekonomideki bazı temel olgular ile ilgili seni aydınlatma ihtiyacı duyuyorum.
* Sandığının aksine enflasyon öyle kenara konulacak kadar önemsiz bir problem değildir.
* Kendini yabancı bir yatırımcı yerine koy Sayın Erdoğan. Enflasyonun belirsizlik getirdiği bir ekonomiye paranı getirmek için yüksek mi yoksa düşük bir faiz mi istersin? Tabii ki yüksek faiz istersin.
“ENFLASYON FAKİRİ DAHA FAKİR, ZENGİNİ DAHA ZENGİN YAPIYOR”
* Bizzat Merkez Bankası tarafından yapılan çalışmalar düşük gelirli ailelerin yüksek gelirli ailelere oranla enflasyona daha fazla maruz kaldıklarını gösteriyor. Enflasyon fakiri daha fakir, zengini daha zengin yapıyor.
* Maalesef Sayın Erdoğan’ın bu anlattıklarımı kavraya bileceğine dair şüphelerim var. Başarısız oldukları konuda kendisi eleştirilere kulak vermek yerine muhalefetin çözümü olmadığı algısı yaratmaya çalışır.
* Her zaman olduğu gibi bu konuda da çalışmamızı yaptık. İşte size İYİ Parti’nin enflasyonla mücadelede çözümleri.
* Enflasyonu düşürmek için atılması gereken adımlar geciktikçe düşürmesi daha maliyetli oluyor.
* Ekonomi programımıza enflasyonu düşürmek ile başlayacağız. İlk sene sonunda tek haneli enflasyona orta ve uzun vadede ise yüzde 4-5 arası değişen bir enflasyona ulaşacağız.