Gazeteci İsmail Saymaz, Türkiye’nin Gündemi programında HaberTürk yayınında yaşananları anlattı. Saymaz, “Soru ve cevap süreleri belirlenmemişti, program gürültüye gitti. Gazeteci soru sorar, aktivizm sınırına kayamaz. Soru sorulan kişinin soruya cevap vermemesi de bazen bir cevaptır aslında.” diye konuştu.
TELE1’de Gökhan Kazbek’e konuk olan Gazeteci – Yazar İsmail Saymaz, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun katıldığı HaberTürk yayınının perde arkasında yaşananları anlattı. TELE1 Genel Yayın yönetmeni Merdan Yanardağ ve İsmail Saymaz’ın programa davet edilmesinin nedenini de açıklayan Saymaz, şunları söyledi: “Soylu, Merdan Yanardağ ve benim de yayında olmamı istedi. Neden Merdan Yanardağ? Çünkü kendisi Soylu’yu TELE1’e davet etmişti. Yanardağ gibi bir gazeteci de bu teklifi geri çevirecek değildi. Ne esirgeyecek cümlesi ne de sormaktan kaçınacağı sorusu var.”
Programda, Süleyman Soylu’nun Sedat Peker’in iddialarına yönelik sorulara yanıt vermemesine ilişkin de konuşan Saymaz, “Gazetecinin soru sorma süresi yarım dakika, bakanın yanıt verme süresi üç dakika olmalıydı ve bu ayarlanmalıydı. Çeşitli olgularla doğrulanmış olan soruların neredeyse tamamı soruldu ama bakan cevap vermedi. Gazeteci sorar, ısrar eder ama kaynağının ya da soru sorduğu kişinin boğazına sarılmaz. Soru sorulan kişinin soruyu yanıtlamaması da halka bir mesaj verir. Gazeteci soru sorma adı altında bildiri okuyamaz. ‘Siz neden ağzının payını veremediniz?’ demek yanlıştır. Gazetecinin görevi soru soracağı kişiye racon kesmek değildir.” ifadelerini kullandı.
