Sosyal medya, insanların diğer insanları etkilemek için belli bir performans sunduğu bir alana dönüştü.

Bu sunumu kimisi bebeğiyle, kimisi okuduğu kitapla, kimisi gezdiği gördüğü yerler ve keşfettiği mekânlar ile kimisi de hayatında ilgi duyduğu kesitler ile yapıyor. Sosyal medyada paylaşılan hayatlar “mükemmelim” duygusunu ön plana çıkarıyor. Bu platformlarda idealize edilen annelik de “mükemmel annelik” olarak sunuluyor.

Annelik üzerinden yapılan toplumsal baskı sosyal medyada da var
Toplumdaki yapıların değişmesiyle anneliğe yüklenen anlamların da değişip, bu sürecin yansımalarının sosyal medyada görünür hale geldiğini belirten eden İstanbul Gelişim Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Sosyoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Nazar Bal, “Fotoğraf ya da videoların altına yapılan yorumlar, anneyi övme içerikli olduğu gibi olumsuz yapılan eleştirilere de sıkça rastlanıyor ve annelik üzerinden yapılan toplumsal baskı burada da karşımıza çıkıyor. Annelik deneyimlerinin paylaşılmasındaki asıl amaç diğer annelere ‘yalnız değilsin’ imajı vermektir. Bu imajın, mükemmellik olgusu, -mış gibi hayatlar, kutsallaştırılan annelik, mahremiyetin göz ardı edilmesi, onay ve takdir arzusuna gittiği görülüyor. Bu durum diğer annelerde, çocuklarının bakımı konusunda eksiklik, suçluluk, yetersizlik gibi duyguları yaşamalarına sebep oluyor.” şeklinde konuştu.

İş birlikleri satışları artırıyor
Hem çocuğuna bakmak hem de evden çalışmak isteyen anneler için sosyal medya bir iş alanı haline geldi. Son yıllarda popüler hale gelen; baby shower, hastane odası süslemeleri, doğum anı, cinsiyet öğrenme, diş buğdayı gibi paylaşımlarla fenomen anneler yüksek bir etkileşime sahip oluyor. Annelerin kullandıkları ürünler hakkında bilgi vermelerinin hem bu ürünlerin satışını yapan firmalar hem de diğer anneler için büyük önem taşıdığını vurgulayan Dr. Bal, böylelikle firmaların annelerle iş birliği yaparak belli bir ücret ya da ürün karşılığında anlaştıklarını belirtti.