Habertürk yazarı Fatih Altaylı, "Yahu niye bizimle sürekli dalga geçilen bir ortamda yaşıyoruz. Yok eğer dalga geçmiyorsanız, bu yazdıklarınıza... Bu söylediklerinize, meseleleri bu ele alış biçiminize gerçekten inanıyor musunuz yoksa laf olsun torba dolsun diye yazıp konuşuyor musunuz? Sözüm gazeteci kisvesi altında görev yapan, niyeyse turkuvaz hale gelmiş basın kartını taşıdığı için kendini gazeteci zanneden gazete yazıcısı ve televizyon yorumcusu tiplere ve tabii bazı siyasetçilere." düşüncesini dile getirdi.

Altaylı yazısında, "Mesela Anayasa değişikliği üzerine ahkam kesip duruyorlar. Bildikleri bir şey yok. Muhtemelen duydukları bir şey de yok. Ama sallamak bedava. Anayasa değişeceğinden eminler, detaylara da hâkimler. Başkanlık sistemi tahkim edilecekmiş, Cumhurbaşkanı seçilme oyu yüzde 40’a düşürülecekmiş. Bunu yazıp söyleyenler bir de iktidara yakın isimler. Yani diyorlar ki, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın artık yüzde 50 alması mümkün değil. Bu yüzden gereken oy oranı yüzde 40’a indirilecek…' İktidarı zayıf gösteriyorlar haberleri yok. Haberleri olmadığı gibi şuurları da yok. Dünyanın gelmiş geçmiş en garabet Anayasası ve seçim sistemi oluşturulacak ve buna muhalefet de katkı verecek öyle mi! Öyle ya, Cumhur İttifakı’nın değil Anayasa’yı TBMM’de değiştirmek, referanduma götürülmesini sağlayacak sandalye sayısı yok Meclis’te, bu değişiklik nasıl olacak!" ifadesini kullandı. 

 Erken seçim tartışmalarına da değinen Altaylı'nın yazısının devamı şöyle:

Bir de erken seçim tartışmaları var. “Erken seçim olacakmış.” Bu zırva üzerine de bir alay yorum yapılıyor. İktidar bloğunun, Cumhur koalisyonunun erken seçime gitmesi akılla, izanla bağdaşacak bir durum değil.

Zaten kötüye giden ekonomik durum, salgınla birleşince içinden çıkılmaz bir hal almış, işsizlik oranı yüzde 20’lere dayanmış, genç işsizliği yüzde 30’ların üzerinde, gerçek enflasyon yüzde 30’ların üzerinde, ücretli yaşam savaşı veriyor, hizmet sektöründe batan batana, iktidarın gündem belirleme gücü neredeyse sıfıra inmiş, AK Parti’nin 2003’teki oy oranının altına inmiş olması ihtimali yüksek, iktidar ittifakının toplam oyu yüzde 30’larda ve bu iktidar erken seçime gidecek öyle mi!

Yahu ne erken seçime gitmesi, bugün seçim olacak olsa iktidar pandemi falan diyerek seçimi erteler. İktidar sonuna kadar bekleyecektir. Pandeminin bitmesini, ekonomik koşulların bir nebze olsun düzelmesini, 2023’e kadar bir mucize olmasını umacaktır.

 İktidar açısından 2023'ü beklemek daha mantıklıdır. Mesele Nasreddin Hoca tarafından Timur’un fili ile anlatılmıştır zaten. Bu yüzden de erken seçim diyen de, bekleyen de hayal içindedir. İktidar kanadı oylarını yeniden yüzde 40’ın üzerinde görmeden seçime falan gitmez. Velev ki, 20’lere düşüp toplumsal baskı ile gitmek zorunda kalmasın!

Yazının tamamı için...