BAE için çalıştığı tespit edilince Sakarya'da yakalanıp tutuklanan ve 15 yıldan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilen Ürdün vatandaşı Ahmet Mahmoud Ayesh Al Astal’ın yargılanmasına devam edildi. Mahkeme heyetinin 28 Ekim’e ertelediği duruşmada söz alan avukat, sanığın gazetecilik faaliyeti dışında herhangi bir faaliyette bulunmadığını savundu.

Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) için casusluk yaptığı iddia edilen Ürdün vatandaşı Ahmed Mahmoud Ayesh Al Astal “siyasal veya askeri casusluk" ve "gizli kalması gereken bilgileri açıklama" suçunu işlediği belirlenmiş, şüpheli istihbari çalışma sonucu Sakarya’da yakalanıp tutuklanmıştı. BAE için çalıştığı öne sürülen Ürdün vatandaşı Astal, hakkında "siyasal veya askeri casusluk" ve "gizli kalması gereken bilgileri açıklama" suçlarından hazırlanan iddianame kabul edildi. Astal hakkında Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 159 sayfalık iddianame hazırlandı. Bu iddianame, Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede Türkiye'nin gündemine oturan BAE ajanı olduğu iddia edilen Astal için, "devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadıyla açıklama" suçu ile "Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etme" suçundan toplam 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istenilmişti.

BAE için çalıştığı casusluk yaptığın öne sürülen Ahmed Mahmoud Ayesh Al Astal’ın yargılanmasına devam edildi. Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya sanık Astal cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığı ile katıldı. Duruşmanın başlamasının ardından söz alan sanık Al Astal’ın avukatı, sanığın gazetecilik faaliyeti dışında herhangi bir faaliyette bulunmadığını, yayınladığı bilgilerin ise herkesin internet ortamından ulaşabileceği bilgiler olduğunu ifade etti. Çalıştığı kurumdan yaptığı haber başına para alarak çalıştığının doğrulandığını ve Türkçe bilmediği için ülke ile ilgili gizli bilgiye ulaşamayacağını belirten sanık avukatı, sanığın en sıkı şekilde adli kontrol şartı ile serbest bırakılmasını talep etti.

Celse arasındaki belgelerin zapta geçirilmesinin ardından başlayan duruşmada mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamına karar verirken duruşmayı ise 28 Ekim tarihine erteledi.