İYİ Parti lideri Meral Akşener, partisinin Şanlıurfa İl Kongresi'nde konuşuyor. Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

*Türkiye’nin o kadim devlet anlayışının yok edildiği, kerim devlet anlayışının ise tamamen ortadan kalktığı bir ucube sistemle karşı karşıya kaldık. O beraber çalıştığımız 2017, bugün karşınızda olmamı sağlayan dönemdir. 43 il gezmişim, o illerin çoğunda salon bulamadık. Kendi şehrimizde yaptığımız toplantı basıldı. Kütahya’da salon bulamadık. Yani paramızla bulamadık. Bir başka şehirde salon bulduk, salon son anda iptal edildi; biz otoparkta toplandık. Siz bu ülkenin kaderini değiştirenlersiniz. Bu ülkenin yarınlara umutla bakmayı sağlayanlarsınız.

*4 Mayıs’ta bir seçim ilanı yapıldı, sözel olarak yapıldı. Resmisi olur mu bilemem. Elindeki geniş imkanla bu kararlı alma imkanına sahip. Diyor ki 73 yıl sonra bu zihniyetten kurtulacağız. İnsan 100 sayfa tarih okur be. Yıl 1946… Demokrat Parti seçime girer, o seçim de açık oy gizli tasniftir. Buna rağmen Demokrat Parti Meclis’te grup kurar. Sonra 1947’de kongrelerinde bir karar alır. Bir Hürriyet misakı yayınlarlar. Derler ki Cumhurbaşkanı var olan partinin genel başkanı olamaz. Demokratik seçimlerde açık oy gizli tasnif olamaz. Ya bunu düzelteceksiniz ya da biz sine-i millete döneceğiz.

*Celal Bayar ve İnönü bir araya gelirler. İkisi yakın arkadaştır. İnönü der ki; Celal Bey anayasa değişikliği şu anda çok zor. Ne yapalım peki? Der ki ben partinin tüzüğünü değiştireyim, Meclis’in iç tüzüğünü değiştirelim, sonra anayasayı değiştiririz. İnönü partiden ayrılır, sadece Cumhurbaşkanı olur; ilerleyen süreçte Demokrat Parti tek başına iktidar olur.

*Biz bugün 1950’yi hatırlamıyoruz. Bugün 14 Mayıs’ta 1946’yı hatırlıyoruz. Siyasi tarihini bilmeyen, bizi bilmeyen muhteremler övüne övüne bugün 73 yıl sonrasını kendiniz yaşatıryorsunuz. Biz onu değiştireceğiz. O yüzden diyoruz ki, mayıslar bizimdir, yaşasın hürriyet, kahrolsun istibdat!

*Dün İsveç'te kutsal kitabımız Kuran'ı Kerim'i yakmaya çalıştı bir grup vandal, şerefsiz, ahlaksız. Bununla ilgili her türlü tedbiri bu ülkenin cumhurbaşkanı ve kabinesi almak zorundadır, ne gerekiyorsa yapmak zorundadır. "