Eski Japonya Başbakanı Shinzo Abe'nin seçim konuşması yaptığı Nara şehrinde silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetmesinin yankıları sürerken, suikasta dair yeni detaylar ortaya çıktı. İLK BAŞTA DİNİ ÖRGÜTÜN LİDERİNİ ÖLDÜRMEYİ PLANLADIĞINI AÇIKLADI 41 yaşındaki saldırgan Tetsuya Yamagami'nin, başlangıçta annesinin mali çöküşünden sorumlu tuttuğu dini örgütün liderini öldürmeyi planladığını, hatta Covid-19 salgını öncesinde Japonya'ya gelen söz konusu lidere saldırmak üzere molotof kokteyli hazırladığını söylediği bildirildi. SALDIRIYI GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN FIRSAT BULAMADIĞINI İTİRAF ETTİ Grup liderini öldürmek üzere Aichi'deki bir etkinlik alanına gittiğini ifade eden Yamagami'nin, saldırıyı gerçekleştirecek fırsat bulamadığı kaydedildi. Saldırganın, örgüt liderinin Covid-19 salgınının ardından Japonya'ya gelmemesi nedeniyle hedefini Abe olarak değiştirdiği aktarıldı. Yamagami'nin daha önce grup liderine yönelik suikast gerçekleştirmek üzere Güney Kore'ye gitmeyi de düşündüğü, ancak ülkeyi terk etmenin zor olması nedeniyle planı rafa kaldırdığı açıklandı. ANNESİNİN İFLASI NEDENİYLE KİN BESLEDİĞİ ORTAYA ÇIKMIŞTI Ülkenin en uzun süre görevde kalan başbakanı unvanını elinde bulunduran Eski Japonya Başbakanı Shinzo Abe, geçtiğimiz Cuma günü seçim konuşması yaptığı Nara şehrinde silahlı saldırıya uğramıştı. Eski bir Japonya Öz Savunma Kuvvetleri (SDF) personeli olan zanlı Yamagami'nin, annesinin mali çöküşünden sorumlu tuttuğu bir dini gruba olan yakınlığı nedeniyle Abe'ye saldırı gerçekleştirdiğini söylediği ortaya çıkmıştı. Annesinin söz konusu dini gruba yüksek miktarda bağışlar yaparak ailesini ekonomik felakete sürüklediğini söyleyen saldırgan ayrıca, Abe'nin eski başbakan olan dedesinin söz konusu grubu Japonya'ya ilk getiren kişi olduğunu iddia ederek bu nedenle Abe'ye kin beslediğini itiraf etmişti. DİNİ GRUPTAN AÇIKLAMA GELMİŞTİ İddialara konu olan Dünya Barışı ve Birleşmesi için Aile Federasyonu'ndan (Birleşme Kilisesi) yapılan açıklamada ise saldırganın annesinin, grubun takipçisi olduğu doğrulanmıştı. Buna rağmen, insanların kendi istekleriyle bağış yaptıkları ve bağış miktarlarına kendileri karar verdikleri kaydedilirken, Abe'nin ise daha önce bir grup etkinliğine "organizasyonun barışı teşvik etme amaçlı faaliyetlerine övgü niteliğinde" bir mesaj gönderdiği belirtilmişti. Ayrıca Abe'nin grubun bir üyesi ya da danışmanı olmadığı vurgulanmıştı.